Çoğu kendi işinin patronu olan bu insanlar ya 2018 Ağustos’ta yaşanan kur krizinden sonra dolar borcu katlandığı, ya kamu hizmeti yaptığı halde kamudan ödeme alamadığı ya da alacaklısı olduğu şirket konkordato ilan ettiği için bir kuruş dahi tahsilat yapamadığından dolayı zora düştü. Ekonomik kriz koşulları içinde iş yapamaması da eklenince işletmesini daha fazla döndüremedi ve iflas etti. İçlerinde, yakın dönemde fabrika sahibi olup da şimdi asgari ücretle çalışmaya mecbur kalanlar var.
‘ÇEK MAĞDURLARI…’
Cumhuriyet’in haberine göre kamuoyunda “çek mağdurları” olarak bilinen iş insanları, 24 Mart’ta çıkarılan torba yasayla “üç ay içinde borcunun yüzde 10’unu ödemek” şartıyla tahliye edilmişti. Haziran sonunda bu süre dolacak ve yaklaşık 300 bin kişinin 150-200 binine yeniden cezaevi yolu açılacak.
Bu sürenin uzatılacağı konuşuluyor ancak bunun mağduriyeti ortadan kaldırmayacağı, hapsin tamamen kaldırılması talep ediliyor.
‘BORÇLU OLMAMIZIN SEBEBİ EKONOMİK KRİZ’
2018’de karşılıksız çek sebebiyle 58 bin kişinin hapis yattığı tahmin ediliyor. Şu an yüzde 40’ı kadın olmak üzere yaklaşık 300 bin kişi zorda. Mağduriyetlerini duyurmak için sosyal medyada örgütlenen çek mağdurlarının temsilcisi Haydar Zirek, “24 Mart’ta çıkan torba yasaya göre, ödenmeyen çek tutarının yüzde 90’ı her 2 ayda bir eşit taksitlerle olmak kaydıyla 15 taksitte ödenecek. Zaten ödeme şansı olsa hapse girmezdi. Borçlarının yüzde 1’ini bile ödeyemeyecek haldeler” dedi.
‘BİZ DE ALACAKLIYDIK, TAHSİL EDEMEDİĞİMİZ İÇİN BU HALDEYİZ’
Borçlu olmalarının ana sebebinin ekonomik kriz olduğunun altını çizen Zirek, “Karşımıza sürekli ‘alacaklıların hakkı’ çıkarılıyor ama biz de alacaklıydık ve tahsil edemediğimiz için bu haldeyiz” diye konuştu.
İnfaz Yasası ile mağduriyetlerinin daha da derinleştiğini kaydeden Zirek’in talepleri şöyle: “Dolandırıcılara bile af var. Bizim suçumuz ne? Vergi levhamızın olması ve istihdam sağlamamız mı? Çeke hapis cezası kaldırılsın. İş insanlarına tekrar kazanıp, borçlarını ödeyebilmeleri için fırsat verilsin.”