Sivas'ta bir akrabası tarafından 'dini sohbetlere gidiyordu' diye ihbar edildiği için verilen hapis cezası onanan 73 yaşındaki Kadriye Işık'ın tutuklandığı ortaya çıktı. Işık'a 3 ay önce kanser teşhisi konulmuştu.
Sivas’ta Gülen cemaatine yönelik soruşturmalar kapsamında verilen 2 yıl 1 ay hapis cezası Yargıtay’da onanan ve 3 ay önce meme kanseri teşhisi konulan 73 yaşındaki Kadriye Işık’ın 2 Kasım’da tutuklandığı öğrenildi.
Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Cezaevinde 15 kişilik koğuşta kalan Işık’ın 7-8 jandarmanın eşliğinde elleri kelepçeli kemoterapiye götürüldüğü ve çok zorlu bir süreç yaşadığı belirtildi.
“BU KADAR VİCDANSIZLIK OLUR MU?”
Kadriye Işık’ın durumu hakkında Kronos’a bilgi veren eşi Nurettin Işık, “Üç ay önce kanser teşhisi konuldu, iki ay önce ameliyat oldu, bir ay önce de tutuklandı. 3 haftada bir kemoterapiye götürüyorlar. Çok perişan ve bitkin. Kalabalıkta bağışıklık sistemi düşüyor tabi. Kemoterapiye götürmüş sonra nezarete koymuşlar kadıncağızı. Sabah 07.30’da götürüyor, akşam 19.30’a kadar nezarette bekletiyorlar. ‘Sarardım ölecektim’ dedi. Eline kelepçe takıyorlar, bıraksan zaten gidemez ki… Bu kadar vicdansızlık olur mu?” diye sordu.
“DİNİ SOHBETLERE GİDİYORDU, EV ANNESİYDİ”
Uzaktan akrabaları olan bir kadının eşi hakkında “Dini sohbetlere gidiyordu, ev annesiydi” şeklinde ifade verdiğini söyleyen Işık, eşinin kanser hastalığının yanı sıra kalp ve tansiyon gibi hastalıkları bulunduğunu da ifade etti.
Kadriye Işık’ın cezaevi bavuluna koydukları cevşenin kendisine teslim edilmediğini söyleyen Nurettin Işık, “Kadriye teyzen kötü bir şey yapmadı ki. Zaten 100 metre yürüyemez, kalp var, tansiyon var, her türlü hastalık var. Kadıncağız sabah kalkar, namazını kılar, Kuran’ını okur ama şu an terörist görüyorlar.’ dedi.
“ŞARKIŞLA’DA ESNAFTIM”
Kendisinin de Sivas Şarkışla’da esnaflık yaptığını ve 15 Temmuz gecesi evinde erkenden uyumasına rağmen sabah saatlerinde darbeye teşebbüs ettiği iddiasıyla gözaltına alındığını kaydeden Nurettin Işık, bir hafta nezarette kaldıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını ve 7,5 ay imza attığını söyledi.
Kendisi de 6 yıl 3 ay hapis cezası dosyası halen Yargıtay’da bulunan Işık, yaşadıklarına şöyle aktardı:
“Ben Şarkışla’da Güya darbe yapmışım, darbeye teşebbüs etmişim. O gün ben erkenden yattım uyudum. 3-4 gün gözaltında kaldıktan sonra beni bıraktılar. 7,5 ay imza attım. Şarkışla küçük bir yer, kim çıkmış darbeye? Akıl yetecek bir şey değil ki, benim aklım yetmedi. 6 yıl 3 ay ceza verdiler. Terörist olalım diye zorluyorlar ama bizden terörist olmaz, boşuna zorlamayın.”
“İHTİYAÇ SAHİBİNE YARDIM ETMEK, ZEKAT VERMEK SUÇ OLDU”
Ben 74 yaşındayım, bugüne kadar ne kimseyi şikayet etmek için karakola, adliyeye gittim ne de beni çağırdılar. Kendi halinde yaşayan bir insanım. Sivas Şarkışla’da esnaftım. Bir insana yardım etmek suç oldu, zekatını vermek suç oldu. Müslüman zekatını da verir, Allah rızası için ihtiyacı olana yardım da eder.
“DARBE BAŞBAKANA, REİS-İ CUMHURA YAPILIR, VATANDAŞLA KİMSE UĞRAŞMAZ”
Ben 80 darbesini çok iyi bilirim. Darbe kime yapılır; Başbakan’a, Reis-i Cumhur’a, parti başkanlarına… Vatandaşıyla niye uğraşsın, o zavallı vatandaşlar boşu boşuna vuruldu. Savcı bana diyor ki ‘Pişman mısın?’ ben kötü bir şey yapmadım ki pişman olayım. Şimdi iyiyim ama bende Hepatit C vardı, üç sene tedavi oldum. Çok perişan bir haldeyim, Hepatit C’nin ilacı çok ağır, saçlarım bile döküldü, kanser ilacı gibi. Bir yandan hastalıkla, yaşlılıkla bir yandan da bunlarla uğraşıyoruz…”