Akşener, iktidarı Nazım Hikmet şiiriyle eleştirdi: "Millet sözünü, dillerinden düşürmeyip, attıkları her adımla, yaptıkları her yanlışla, millete düşmanlık ediyorlar. Nazım Hikmet, dizelerinde ne güzel ifade ediyor; 'Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim, akar suyun, meyve çağında ağacın, serpilip gelişen hayatın düşmanı.'" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi. İktidarın özellikle ekonomi politikalarını eleştiren Akşener, fiyat atışlarını yolsuzluklara bağladı. Konuşmasının bir bölümünde iktidarı Nazım Hikmet’in dizeleriyle eleştiren İYİ Parti lideri, “Millet sözünü, dillerinden düşürmeyip, attıkları her adımla, yaptıkları her yanlışla, millete düşmanlık ediyorlar. Nazım Hikmet, dizelerinde ne güzel ifade ediyor; ‘Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim, akar suyun, meyve çağında ağacın, serpilip gelişen hayatın düşmanı.'” dedi.
“KOSKOCA BİR YALAN ”
İYİ Parti lideri Akşener’in konuşmasından satır başları şu şekilde: “Bu arkadaşlar bir süredir, enflasyon canavarının sorumluluğunu, atacak bir şey arıyorlar. Her hafta, başka bir sorumlu uyduruyorlar, ama bir türlü tutunamıyorlar. Nitekim, son olarak, “Dünyada enerji fiyatları yükseliyor, o yüzden enflasyon yüksek.” demeye başladılar. Ne var ki bu, fütursuzca uydurulmuş, koskoca bir yalan. Belli ki artık, söyleyecek yalanları da kalmamış. Lafı dolandırmanın alemi yok. Bu fiyat artışlarının nedeni, yolsuzluktur. Bay Kriz ve ekibinin kötü yönetimidir.
Size bazı önerilerde bulunacağım: Önce; ekonomide güven ortamı oluşturacaksınız. Para ve maliye politikasını, koordineli ve etkin bir şekilde kullanacaksınız. Türk Lirası’na itibar kazandıracaksınız. Merkez Bankası’na müdahale etmeyeceksiniz. Politika faizini etkisizleştirmeyi değil, etkili kılmayı hedef alacaksınız.
“ÇOK İŞ YAPACAKSINIZ”
Sonrasında ise; Bütçede israfı, şatafatı, saray sefasını keseceksiniz. Hortumlamayı bırakacaksınız. Bay Kriz’in 5 atlısının, dolar üzerinden olan sözleşmelerini feshedeceksiniz. Söylemesi bile gülünç ama; Tüm bunların yanında, bir de, saçma sapan açıklamalarda bulunmayacaksınız. Az konuşup çok iş yapacaksınız. Bir gün bir model, ertesi gün başka model denemeyeceksiniz. Bütün dünyanın uyguladığı politikaları bırakıp, “Biz heterodoks politika uygulayacağız.” diye, fantastik maceralara girmeyeceksiniz.
“DÜZGÜN BÜROKRATIN AYAĞI KAYDIRILIYOR”
Biz Türkiye’nin gerçeklerini konuşurken; hatta, iktidar mensuplarına, çözüm odaklı, yapıcı önerilerde bulunurken; Bay Kriz ve arkadaşları, başka işlerle uğraşıyorlar. Mesela, rantçılarla yeni iş birlikleri kovalıyorlar. Mesela, az sayıdaki düzgün bürokratın, ayağını kaydırıp, yerlerine, emir erlerini yerleştirmenin hesabını yapıyorlar. Mesela, kalan son birkaç bağımsız medya kanalını, nasıl susturacaklarını planlıyorlar.
NAZIM HİKMET ÖRNEĞİ
Millet sözünü, dillerinden düşürmeyip, attıkları her adımla, yaptıkları her yanlışla, millete düşmanlık ediyorlar. Nazım Hikmet, dizelerinde ne güzel ifade ediyor; “Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim, akar suyun, meyve çağında ağacın, serpilip gelişen hayatın düşmanı.
“HİÇ Mİ YÜREĞİN SIZLAMADI?”
Zeytinliklerimizin talan kararnamesi bütün yasalar çiğnenerek anında önümüze konuluverdi. Sayın Erdoğan hani ‘Nas’ vardı ne oldu Nas’a? Yüce Rabbim Kuran’da o ağaç üzerine yemin ediyor. Bu talanı imzalarken hiç mi yüreğin sızlamadı? Madeni çıkardıktan sonra ağaçları yerine dikeceklermiş… Sökülmüş ağaçları yerlerine dikeceklermiş… Bu zihniyete bir bakar mısınız? Üç yüz senelik, beş yüz senelik mucizeyi topraktan sökecek sonra da yerine takacakmış. Mübarek sanki vida söküp takıyor. Rahmetli Erbakan hocanın deyimiyle ‘Sizi gidi beton kafalılar sizi’.
RANT PERİLERİ VAR
Bu saray acayip bir yer. A acayip bir yer. Mesela geceleri gelen rantçıları var. Mübarekler aynı diş perisi gibi, sarayın da rant perileri var. Çünkü bu perileri biliyor ki sayın Erdoğan geceleri elinde kalemle bekliyor. ‘Şöyle bir rantımız var’ diyene basıyor imzayı. O kalemi bir gün milletin menfaatine kullanmayı akıl edemiyor. Biz artık bir siyasi partiyle rekabet etmiyoruz biz artık kötülükle mücadele ediyoruz. Bu mücadele artık iyi ile kötünün, haklı ile zalimin, mazlum ile zalimin mücadelesi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER
Varlığını Türk varlığına adayanlar millet yoksullukla boğuşurken yazlık saray peşinde koşmaz, koşamaz. Servet peşinde koşanlar için alınan haram kararlara sessiz kalamaz. Çaldıkları gibi geri verecek, geldikleri gibi gidecekler. O sandık gelecek. Bu seçim yalnızca cumhurbaşkanı ile vekilleri belirlediğimiz bir seçim olmayacak. Bu seçim helal ile haram arasında olacak. Bu seçim iyi ile kötü arasında olacak. O gün geldiğinde iyiler mutlaka kazanacak.”