Aylarca doları 19 TL’de tutmuşlardı. Dönemin Hazine Bakanı Nureddin Nebati’nin “Dişinizi sıkın seçimden sonra 30 TL’ye çıkacak.” diyerek ifşa ettiği dolar planı kısmen tadil edilse de Mehmet Şimşek tarafından aynen icra ediliyor. SEB’in “TL’de kayda değer bir değer kaybına hazır olun!” ikazı ile hükûmetin son TTK ve enflasyon muhasebesi hamlesi ekonomiyi devalüasyon kavşağına götürüyor.
Olmuyor, ne yapsalar dolarizasyon devam ediyor. Vatandaş kendi parasına (Türk Lirası/TL) itimat etmiyor. 100 liralık mevduatın 61 lirasını döviz mevduatı teşkil ediyor.
“Bankada döviz ve altın tutmayın, cezası var” mealinde kararlarla dövizi ve altını yastık altına kendi elleri ile iterek, sistemli daha kırılgan hâle getirdiler.
Kur korumalı mevduat (KKM) 6 aya kadar vadelinin munzam (zorunlu) karşılık oranı 500 baz puan artırılarak, yüzde 30’a yükseltildi.
1 yıla kadar vadeli ile 1 yıl ve daha uzun vadeli olan KKM hesapları için zorunlu karşılık oranı ise, yüzde 5’ten yüzde 10’a çıkarıldı.
DEVALÜASYONA HAZIRLIKLARINDA BİR ADIM DAHA
İsveç merkezli finans devi SEB’in 2024 yılında devalüasyon imasında bulunduğu Gelişmekte Olan Piyasalar raporunun mürekkebi kurumadan hükûmet kritik bir karara imza attı.
Türk Ticaret Kanunu’nun 376’ncı maddesindeki hükümler 6 yıldır rafa kaldırılmış vaziyette. “Devalüasyonlar devri” diye hatırlanacak bir dönemde şirketleri kur farkı zararlarının iflas safhasına taşınmasın diye 13 Eylül 2018 tarihinde TTK’ya geçici bir madde ilave edilmişti.
Devalüasyonun işletmeleri nasıl harap ettiğinin anlaşılmaması için TTK’nın özüne aykırı geçici madde kanuna ilave edildiğinde Hazine Bakanlığı koltuğunda Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak oturuyordu.
Dönemin Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump, Gülen cemaati ile irtibatlı diye Türkiye’de tutuklanan pastör Andrew Brunson’ın tahliye edilmesi için tweet atmıştı.
Trump’ın tek tweeti piyasaları allak bullak etmişti. Dolar/TL kuru yüzde 35 değer kazanmıştı. Dolar 4,50 TL’den 7 TL’nin üzerine tırmanmıştı. O günlerde geçici diye getirilen maddenin yürürlük tarihi 1 Ocak 2024 tarihinde sona erecekti.
ŞİMŞEK BERAT ALBAYRAK’IN MADDESİNE SARILDI
Ancak öyle olmadı. “Rasyonel kararlar” vadederek, 4 Haziran 2023 tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığı koltuğunu Nureddin Nebati’den devralan Mehmet Şimşek de aynı maddeye sımsıkı tutundu.
Bakanlık koltuğundaki isimler değişse de Erdoğan’ın çizdiği güzergâhın dışına zinhar çıkılmıyor.
31 Ekim 2023 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğ ile kur farkı zararları sebebiyle sermaye ve yedek akçe TTK’da tespit edilen sınırların altına inse de şirketler iflas etmeyecek.
Oysa TTK’nın 376’ncı maddesine göre, kur farkı zararı bilançoya yansıtılmalıydı. Tabiî o vakit devasa şirketlerin bile kâğıttan kaplan olduğu ortaya çıkacaktı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Son yıllık bilançodan, sermaye ile kanunî yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulunun genel kurulu hemen toplantıya çağırması ve uygun gördüğü iyileştirici tedbirleri genel kurulun onayına sunması icap ediyordu.
Devamı var: “Son yıllık bilançoya göre, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde derhal toplantıya çağrılan genel kurul, sermayenin üçte biri ile yetinme veya sermayenin tamamlanmasına karar vermediği takdirde şirket kendiliğinden sona erer.”
Şimşek devalüasyon yüzünden fiilen batmış şirketleri Berat Albayrak maddesi ile yüzdürecek. Devalüasyon olmuş, TL mum gibi erimiş, mühim değil. Yok kanun, yap kanun! Yıldan yıla uzat gitsin geçici maddeyi…
SEÇİMDEN SONRA DEVALÜASYON KAÇINILMAZ
Fiktif kârları ortaya çıkmasın ve hormonlu kârlardan mütevellit vergi tahsilatında hedeflerin altında kalmamak için bankalar enflasyon muhasebesinden muaf tutulacak.
Tam aksi yönde karar alınmalıydı. Jeopolitik risklerin hiç olmadığı kadar arttığı bir dönemde “imalat” kozunu kaybetmemek için küçük ve orta boy işletmeler enflasyon muhasebesinden muaf tutulmalıydı.
Esasında her iki hamle yangından mal kaçırma telaşını ele veriyor.
TTK’nın 376’ncı maddesine 5 yıl evvel ilave edilen geçici 1’inci madde (15 Eylül 2018) ile kur zararları sermaye kaybı hesaplamasından 2025’e kadar muaf tutulacak.
Zira 31 Mart 2024 Mahallî İdareler (Belediye) Seçimi’nin akabinde döviz kuru fay hattında birikmiş enerji açığa çıkacak.
TÜRKİYE EKONOMİSİ BARUT FIÇISINA DÖNDÜ
Tıpkı 14/28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanı Seçimi’nin akabinde doların 20 TL’den 28,50 TL’ye kadar tırmanmasına göz yuman hükûmet zamlar, devalüasyon ve faiz artışları ile tam bir şok tedaviye hazırlanıyor.
Aylarca doları 19 TL’de tutmuşlardı. Nebati’nin “Dişinizi sıkın seçimden sonra 30 TL’ye çıkacak.” diyerek ifşa ettiği dolar planı kısmen tadil edilerek aynen icra ediliyor.
SEB’in “TL’de kayda değer bir değer kaybına hazır olun!” ikazı ile hükûmetin son TTK ve enflasyon muhasebesi hamlesi ekonomiyi devalüasyon kavşağına götürüyor.
Ankara’da hazırlıklar devam ediyor. Hele bir seçim geçsin, neler olacak neler! Tabiî o vakte dek başka bir kıvılcım yüzünden barut fıçısına dönen ekonomi infilak etmezse!
—————————————
İletişim için:
https://www.youtube.com/turhanbozkurt
Twitter: @turhanbozkurTV
https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/
e-posta: [email protected]