Özgür Özel bir senaryoda mı oynuyor, yoksa senaryo mu yazıyor?

Kayserili halk ozanı Seyrani’nin çok sevdiğim bir şiiri  var. 19. yüzyılın ikinci yarısında Kayseri’de yaşayan Seyrani, Osmanlı coğrafyasında olan biten kafasını karıştırınca almış sazı eline,

‘Alemde bir devir dönüyor amma
Devri İngiliz mi Frenk mi bilmem
Halli kolay değil, pek güç muamma
Zâlim zulmü göğe direk mi bilmem…’

diye başlayan meşhur türküsünü söylemiş. Seyrani ne gördü ne duydu da böyle dedi bilemem amma bugünleri görseydi rahmetli pek bir malzeme bulurdu eminim.

Bu grizgahın nedeni ne ki diyenlere peşinen söyleyeyim: Sebep Özgür Özel.

BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA: AK TROL KARAGÖZ 

2023 Kasım ayında CHP Genel Başkanı olduktan sonra değişik politik tarzıyla dikkat çekiyordu Özel, doğrudur. Ama önceki gün AKP’nin gazeteci kılığına girmiş trolü Taha Hüseyin Karagöz’le fotoğraf paylaşınca kıyamet koptu resmen. CHP seçmenleri, muhalif gazeteciler, AKP karşıtları, trol Karagöz’ün iftiraları sonrası başı derde girenler küplere bindi resmen. Özgür Özel genel başkan olduktan sonra ilk kez sosyal medyada hedefe oturtuldu. Şimdi elinizi vicdanınıza koyun. Yıllar yılı bu trollerle mücadele ediyorsunuz, size, desteklediğiniz insanlara, ülkenin kurucu liderine atmadıkları iftira kalmıyor. Sizi hedef gösteriyorlar. Başınız bu iftiralar yüzünden hukukla belaya giriyor. Sonra sırf bu troller ve onları besleyen AKP’den kurtulmak için oy verdiğiniz, seçimde oylar çalınmasın diye sabahlara kadar sandık başında beklediğiniz partinin lideri, hiç bir şey olmamış gibi o trol başıyla sırıtarak poz veriyor. Valla ne yalan söyleyeyim, Özgür Özel’e tepki gösterenler bence de haklı. Olay daha bununla da bitmiyor.

Özgür Özel, tepkiler üzerine, ‘Taha Hüseyin Karagöz seçimden önce benimle röportaj yapmıştı. Bize çok faydası oldu. Bana baş başa kaldığımızda ‘abi’ der. Düğün davetiyesi dağıtmak için Meclise gelmişti bana da uğradı’ diye durumu kurtarmaya çalıştı. Özel’in bu açıklamasının ardından Karagöz, ‘Planlanmış bir ziyaretti. Randevu alıp gittim’ diye Özel’i iki dakikada satınca, ortalık birbirine girdi normal olarak.

Şimdi araştırmacı portre yazarı olarak beni ilgilendiren kısma geliyorum. Taha Hüseyin Karagöz’ün ne mal olduğunu zaten hepimiz biliyoruz. Peki Özgür Özel kim de böyle antin kuntin ilişkilere giriyor?

Kronos okuyucuları için hiç bir masraftan kaçınmadım, portre günüm olmamasına rağmen başladım araştırmaya. Başladım ki, CHP’nin yeni genel başkanı ne alemde siz de görün.

ACEMİLİKTEN Mİ? DEĞİL!

Şimdi şöyle başlayalım yazımıza. Kasım ayında Kemal Kılıçdaroğlu’na kongrede CHP’ye genel başkan olmuşsunuz. Girdiğiniz ilk seçimde partinizin oyunu 12 puan artırmışsınız. 1977’den sonra ilk kez CHP’yi birinci parti yapmışsınız. Havanız bin beş yüz yani. İnsan kendi seçmenini bile çıldırtacak bu hamleleri neden yapar? Acemilikten mi? Değil. Neden diye soracak olursanız buyurun zamanda yolculuk yapalım, Özgür Özel’in nerelerden geçtiğine bir bakalım ne demek istediğimi anlarsınız.

Çiçeği burnunda CHP Genel Başkanı Özel, Selanik ve Üsküp göçmeni Talat ve Şükran çiftinin çocuğu olarak 1974’te Manisa’da doğdu. Manisa Merkez İlkokulu ve Bornova Anadolu Lisesi’nde okuduktan sonra Manisa Lisesi’nden mezun oldu. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni bitiren Özel, doğup büyüdüğü şehirde eczacılık yapmaya başladı. Şimdi burada bir es verelim. Okul yıllığında ve arkadaşları arasında, dürüst, atak, girişken, namuslu birisi olarak bahsediliyor Özel’den. Hatta yıllıkta ‘ileride büyük adam olacak’ falan yazıyor Özel için. 2009’daki yerel seçimlere kadar Manisa’da eczacılık yapan Özel, dendiği kadar girişken birisi. TEB üyeliğinden tutun  Avrupa Eczacılar Birliği’ne kadar her alanda faaliyet gösteriyor Özel. Aile de doğuştan CHP seçmeni olduğundan sebeple Özel de sosyal demokrat olarak yetişiyor haliyle. 2009’daki yerel seçimde Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oluyor ama AKP’li rakibine kaybediyor Özgür Özel.

SOMA FACAİSI OLMADAN MADENE DİKKAT ÇEKTİ 

Bakıyor belediye başkanlığı olmuyor, iki sene sonra 2011 seçimlerinde CHP Manisa ilk  sıra adayı gösteriliyor ve Meclis’e gitmeye hak kazanıyor.

Ancak aklı Manisa belediye başkanlığında kalmış olacak ki, 2014 seçimlerinde yeniden belediye başkanlığına adaylığını koyuyor ve yine kazanamıyor. Özgür Özel’in popüler olup ün kazanması ise bir faciayla oluyor. Özel, diğer vekil arkadaşlarıyla birlikte 28 Nisan 2014’te bir Meclis’e Soma’daki madenlerin incelenmesi için komisyon kurulmasını teklif ediyor. Teklifin üzerinden 15 gün geçtikten sonra da 400 kişinin öldüğü Soma maden faciası yaşanınca, Özel gündeme oturuyor. Allah var facianın yaşandığı günlerde ekran ekran dolaşıp, olayı gündemde tutuyor. Sonraki süreçte de madencilerin yasal hakları için mücadelesine devam edince, CHP’nin sivrilen ismi oluyor. Soma maden faciası dönemindeki performansı onu 2015 seçimlerinde de meclise taşıyor. Ardından da grup başkanvekili olarak partide çok yol alacağının sinyalini veriyor.

Grup başkanvekili olduktan sonra Özel’in performansı daha da artıyor. İktidara karşı CHP’nin en etkili sesi oluyor mecliste. 15 Temmuz’da da CHP adına başrolde Özel var, sonrasında da. 15 Temmuz’da ‘sarı Vosvos’uyla Meclis’e gidişlerini kameraya çektirmeyi ihmal etmiyor Özgür Özel. O kargaşada video çekmenin nereden akıllarına geriye geldiğini soranlara, ‘İleride çocuklarımıza demokrasinin yanında durduğumuzu göstermek istedik’ falan gibi bir cevap veriyor. Meclis’e gittikten sonra AKP’li vekillerle canlı yayınlara falan çıkıyor Özel. Dedik ya Özgür Özel, grup başkanvekilliği yaptığı dönemde her tartışmanın başrolünde oynuyor diye. Onu ekranlarda bağırmaktan sesi kısılmış, tabiri  caizse pancar gibi kızarmış haliyle hatırlayacaksınız. Hepsi bir tarafa, Hulusi Akar’la Meclis’te yaşadığı kavganın detaylarına inmeden geçemeyeceğim müsaadenizle.

DİKKATİNİZİ ÇEKERİM, DAVACI HULUSİ AKAR! 

İşte 15 Temmuz’un tartışıldığı bir oturumda Özel ve Akar birbirine giriyor. Özel, Hulusi Akar’ı silah arkadaşlarını satan bir genelkurmay başkanı olmakla suçluyor. İki taraf birbirine giriyor. Akar, Özel’i mahkemeye veriyor. Dikkatinizi çekerim davacı olan Hulusi Akar. Mahkeme, Özgür Özel’in sözlerini eleştiri kapsamında görerek olayı kapatıyor. Özgür Özel, bu davadan sonra Türkiye’yi yöneten ‘GÜÇ’ü keşfettiğini söylüyor. Bir röportajında aynen şöyle diyor Özel, “Adına askerî vesayet demek doğru değil ama içinde bazı eski ve mevcut asker kişilerin de olduğu, farklı siyasi partilerden siyasi aktörlerin de bulunduğu, belki hiç tanımadığımız aktörlerin olduğu çok ciddi bir vesayet odağının varlığına ve bunun partiler üstü bir şekilde, hatta birden çok partiyi kontrol eder bir şekilde Türkiye siyaseti üzerinde bir vesayet kurulduğuna ben şahsen inanıyorum.”

TÜRKİYE’Yİ BAŞKA BİR AKIL YÖNETİYOR

Bununla da bitmiyor Özel’in sözleri. 2019’da Gazete Duvar’dan Özlem Akarsu Çelik’e verdiği röportajda, ‘derin’ devleti tarif ediyor Özel adını vermeden: “Ben ne siyasetin belirleyicisinin Devlet Bahçeli olduğuna inanıyorum ne de Bahçeli’nin Recep Tayyip Erdoğan’ın veya Erdoğan’ın Bahçeli’nin güdümüne girdiğine inanıyorum. Bir başka mekanizma, bir başka dinamik var. Hepsini birden yönetiyor. Bir başka mekanizma devreye giriyor ve birbirine en ağır hakaret edenleri birbirine dost, ahbap yapabiliyor. Bir yerden birileri düğmeye basıyor. (…) Türkiye siyasetini ne Bahçeli ne de Recep Tayyip Erdoğan yönetiyor, onların içinde aktör oldukları ancak senaryosu bir başka yerden yazılan daha derin ve daha güçlü bir akıl yönetiyor.”

Şimdi biraz geriye gidelim. Özgür Özel, Manisa’da eczacılık yapıyor. Kızı sonradan muktedirlerin el koyup yağmaladığı Yamanlar Koleji’nin düzenlediği bir tasarım yarışmasında dereceye giriyor. E tabii ki babası olarak Yamanlar’daki ödül törenine Özel de katılıyor. O zaman Neler söylediğini merak edeni ne yapıyoruz? Bravo, bildiniz ‘Google’a soruyoruz. Sonra 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonu devri geliyor. Özgür Özel o dönemde bile başrolü kimseye kaptırmıyor. Sabah Samanyolu Haber’e, öğleyin Kanaltürk’e, akşam Samanyolu TV’ye çıkıyor. Aynı gün Zaman Gazetesi’nde de mutlaka bir haberi çıkıyor. İktidarın gazete ve televizyonlara el koyduğu dönemde de en çok karşı çıkan isimlerden biri Özgür Özel oluyor.

KHK’LILARIN İÇİNDE KATİLLER VAR!

Gerçekten insan çözmekte zorlanıyor. Özel’in 15 Temmuz performansını yukarıya yazmıştım zaten.
Neyse, 15 Temmuz’dan sonra hükümet KHK’larla milyonları ekin biçer gibi biçiyor. İşkenceler, ölümler, zulümler göklere çıkıyor. Seneler 2019’u gösterdiğinde KHK’lılar Platformu Diyarbakır Şubesi ve CHP Diyarbakır İl Başkanlığı bir program yapıyor. Üstelik de teklif CHP Diyarbakır ekibinden geliyor. Programa göre 13 KHK’lı bir bildiri ile Meclis’te grup başkanvekili Özgür Özel’i ziyaret edecek. Görüşmenin ardından KHK’lılar ve Özel basının karşısına geçip demeç verecek. Özel, program günü nedendir bilinmez fikir değiştiriyor. Daha önce isimler bildirildiği halde sadece 2 kişinin görüşmeye alınacağı söyleniyor. Araya HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu girince bir grup içeri alınıyor. Misafirleri bekleten Özel, daha sonra bir süre talepleri dinledikten sonra, ‘Samimi olmak gerekirse cemaat bu ülkeye çok büyük kötülükler yaptı, Atatürkçü subaylara iftira attı, dünya tarihinin en büyük ve tehlikeli örgütü, devletin bir arınmaya ihtiyacı var, ceza evindeki kadınlar örgüt talimatıyla hamile kalıyor, insanlar işkence var diyor, kimse bana işkence yapılıyor demiyor.” diye açıklama yaparak, gelenleri tabiri caizse ‘ofsayta’ düşürüp yolluyor.

Aradan bir süre geçiyor. O zamanki CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ‘Bütün KHK’lılara haklarını iade edeceğiz’ diye bir açıklama yapıyor. Genel Başkanının bu ‘gaf’ını düzeltmek de Özgür Özel’e düşüyor. Kameraların karşısına çıkıp, ‘Sadece masum olanları kastetti. Bunların arasında katiller var’ diye durumu kendince toparlıyor.

Şimdi gelelim asıl meseleye. 2006-2007’de düzenlenen Cumhuriyet Mitingleri’ni hatırlıyorsunuz değil mi? Hani şu AKP’yi iktidardan indirmek için düzenlenen organizasyondan bahsediyorum.

İşte bizim taze genel başkan, Cumhuriyet Mitingleri’nin Manisa organizatörü ve konuşmacısı. Özgür Özel’in cumhuriyet mitingi performası için ‘Google’ın yanı sıra ‘Youtube’u da ziyaret edebilirsiniz.

YORUMU SİZ YAPIN

Gelelim bugüne. Ben alt alta son gelişmeleri yazayım. Siz yazının girişine koyduğum Seyrani’nin dörtlüğü üzerinden çıkarımı yapın.

2023 Kasım ayında Özgür Özel’in genel başkan seçildiği kongreden önce Devlet Bahçeli’nin, ‘Özgür Özel olsun genel başkan’ sözlerini hatırlayın. CHP’nin zaferiyle sonuçlanan yerel seçimlerin üzerinden iki ay geçmeden Özel’in koşa koşa, AKP Genel Başkanı Erdoğan’la görüşmeye gidişini düşünün.

Kılıçdaroğlu’nun, Özel-Erdoğan görüşmesinden önce yaptığı, ‘Bu düzenin kurucusu sarayla müzakere değil, mücadele edilir’ paylaşımına bakın. Özel’in, Erdoğan’ın ardından Devlet Bahçeli’nin dizinin dibine kıvrılmasını not edin. Üstüne bir de ‘derinlerin’ aparatı Cübbeli Ahmet’in Özgür Özel güzellemesini ekleyin. Ne çıkıyor ortaya? Kendisinin de içinde aktör olduğu bir senaryoyu oynuyor yoksa 31 Mart’ta yakaladığı rüzgarla muhalefet yeni bir senaryo mu yazıyor?

Siz karar verin.