ABD’de 140 kente yayıldı, 21 eyalette ulusal muhafızlar harekete geçirildi. Her ne kadar eylemler, George Floyd'un polis tarafından öldürülmesiyle başlasa da eylemleri izleyen uzmanlar, korona salgınının yarattığı ekonomik kriz, işsizlik ve Trump'ın çatışmayı körükleyen siyasetinin öfkenin ateşini körüklediğini söylüyor.
KRONOS DIŞ HABERLER – Altı gün önce ABD’nin Minneapolis kentinde bir polis memurunun silahsız bir siyah olan George Floyd’u dakikalarca boğazına basarak öldürmesinin ardından başlayan başlayan protestolar ülkeye yayılıyor. Minneapolis’te başlayan eylemler, ABD’de 140 kente yayıldı, 21 eyalette ulusal muhafızlar harekete geçirildi. Amerikan New York Times gazetesi, ABD Başkanı Donald Trump’ın Cuma gecesi Beyaz Saray önündeki protestolar sırasında yeraltındaki bir sığınağa götürüldüğünü ve saklandığını yazdı.
Başkan Trump, protestoların radikal sol gruplar tarafından yönetildiğine inanıyor. Trump, Antifa’yı terör örgütü ilan edeceğini söylüyor. Beyaz ırkın üstünlüğünü ve neo-Nazi anlayışını savunan aşırı sağcı gruplara tepki olarak kurulan Antifa, düzenlenen protestolarda kendini gösteriyor.
Minnesota Valisi ise protestolarda ortaya çıkan ve eleştirilen şiddet ve yağmanın beyaz ırkçılar tarafından da beslendiğine inanıyor.
ABD’de gösterileri izleyen Alman ARD muhabiri Jan Philipp Burgard, gösterilerde ortaya çıkan ve eleştirilen şiddetle ilgili izlenimlerini şöyle aktarıyor:
“George Floyd’un öldürülmesi öfkeyi serbest bıraktı. Siyah göstericiler, bize uzun zamandır sistematik ayrımcılık hissettiklerini söylüyorlar. Birçoğu da sonuçta şiddetin kendilerini duyurabilmenin tek yolu olduğunu düşünüyor. Konuştuğumuz eylemciler, ABD’deki ekonomik durumla ilgili çok fazla hayal kırıklığı yaşıyor. Korona krizinin bir sonucu olarak 40 milyondan fazla Amerikalı işini kaybetti. Bu kriz yangını alevlendiren bir işlev görüyor. ABD’ye yayılan protestoları izleyenler, şu andaki isyanın Martin Luther King’in 1968’deki öldürülmesinin ardından ortaya çıkan isyandan daha şiddetli olduğunu söylüyor.”
“TRUMP IRK TEMELLİ ÇATIŞMAYI KÖRÜKLÜYOR”
Alman ZDF kanalına konuşan, John F. Kennedy Enstitüsü profesörü Margit Mayer de Trump hükûmetinin, arabuluculuk yapmak yerine çatışmayı körüklediğini söylüyor. Mayer, eylemerle ilgili şunları anlatıyor:
“ABD şu anda üçlü bir felaketle karşı karşıya: Korona krizi, işten çıkarılma nedeniyle sağlık sigortasını kaybeden 40 milyondan fazla insan, işsizle ilişkili ekonomik kriz. Bunların birçoğu da evlerini kaybediyor çünkü artık kira veya taksitlerini ödeyemiyorlar. Buna ek olarak, hâlâ beyaz nüfusun çoğunluğunun etnik azınlıklarla ilişkisi sorunlu. Gerçi bu yeni bir şey değil.
Ancak, tüm bu sorunları ele alabilecek birçok kurum, Trump yönetimi tarafından ya işlevsiz hale getirildi veya kaldırıldı. Ayrıca Trump’ın sadece kullandığı dil değil, aynı zamanda siyaseti de bu eylemlerde büyük rol oynuyor. Trump arabuluculuk yapmıyor, çatışmayı körüklüyor. Salgın nedeniyle ABD’de 100’den fazla insan öldü, Büyük Buhran zamanında olduğundan daha fazla insan işsiz kaldı, şimdi ırk temelli çatışma körükleniyor. Başka bir hükûmet olsa arabuluculuk yapardı. Trump ne yapıyor? Karar verdiği koruyucu önlemleri uygulamaya çalışan valilere karşı sesini yükseltiyor. Ulusal Muhafızlarla insanları tehdit ediyor, göstericilere ‘haydutlar’ diyor ve destekçilerini karşıt gösteri yapmaya çağırıyor. Trump anayasada güvence altına alınan ifade özgürlüğü haklarını kullanan tüm protestocuları karaladı.”