Cezaevinden ilk röportajını veren Dilan Polat, günlerinin 'iç muhasebe' ile geçtiğini söyledi. Cezaevinden 'daha temkinli', 'daha basiretli' çıkacaklarını söyleyen Polat, "Nasıl öyle yapıyorduk, şimdi yavaş yavaş anlıyorum. Yoksa ben savurganlık yapmakta istekli biri değilim ya da şimdi öyle hissediyorum" dedi.
Kara para aklama suçlamasıyla tutuklanan sosyal medya fenomeni ve güzellik merkezi sahibi Dilan Polat, cezaevinde günlerini nasıl geçirdiğini anlatırken; bol bol dua ettiğini ve sürekli ağladığını söyledi.
5 Kasım’da tutuklanarak cezaevine konulan Dilan Polat, avukatı aracılığıyla verdiği Oda TV’ye konuştu. Dilan Polat, yargılandıkları davanın gidişatıyla ilgili “Ben davanın nasıl gittiğine dair çok bir şey bilmiyorum ama avukatım soruşturmanın normal gittiğini, vergiyle ilgili sorunlarımız olduğunu söylüyor. Davanın nasıl gittiğinden ziyade varsa bizim devletimize bir borcumuz cezası neyse ödeyeceğiz. Bu konuları ihmal etmişiz, bundan dolayı tabii ki mahcubuz” dedi.
GÜNLERİ NASIL GEÇİYOR?
“Cezaevindeki günleri nasıl geçiyor, koğuş düzeni nasıl?” sorularını yanıtlayan Dilan Polat, şu ifadeleri kullandı:
“Burada günler zor geçiyor. Zaman zaman çok sakin oluyorum, zaman zaman yoğunlaşıp ağlıyorum. Vaktimin bir kısmını kendimi anlamakla, tanımakla geçiyor. Gözyaşlarımın bir kısmı özlemden kaynaklanıyor. Buranın iki özelliği var: Biri insan inanılmaz sigara içiyor bir de ibadet meselesi ile düşünme meselesi oluyor.”
“Burada günler zor geçiyor. Zaman zaman çok sakin oluyorum, zaman zaman yoğunlaşıp ağlıyorum. Vaktimin bir kısmını kendimi anlamakla, tanımakla geçiyor. Gözyaşlarımın bir kısmı özlemden kaynaklanıyor. Buranın iki özelliği var: Biri insan inanılmaz sigara içiyor bir de ibadet meselesi ile düşünme meselesi oluyor.”
‘SAVURGANLIK YAPMAYA İSTEKLİ BİRİ DEĞİLİM’
Polat, “Bazen günde 750 bin lira harcıyorum” sözünden dolayı pişmanlığınız var mı?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Günlük para harcamam biraz medyayla ilgili. Birkaç kişiyle çekişmemizden kaynaklanan bir şey. Her gün bu kadar para harcanmasının mümkün olmadığını hepimiz biliriz. Bir tarafıyla ortalama bir Türk vatandaşı gibi yaşarken, işimiz gereği ve bu sosyal medyanın vermiş olduğu zihinsel mecburiyetler mi diyeyim sosyal dayatmalar mı diyeyim… Nasıl öyle yapıyorduk, şimdi yavaş yavaş anlıyorum. Yoksa ben savurganlık yapmakta istekli biri değilim ya da şimdi öyle hissediyorum. Tabii bunları hep muhakeme etmeye çalışıyorum bir taraftan. Üzüntü ve zor zamanlar yaşamın yanında her zorlukla beraber bir kolaylık vardır. Daha çok kendimi, daha çok başka insanları tanımaya, bunlardan dersler çıkarmaya çalışıyorum.”
Polat, intihar iddiaları için de şunları söyledi:
‘İÇ GÜZELLİK MERKEZİ AÇACAĞIZ ESPRİSİ YAPIYOR’
“İntihar gibi bir kararlılık halinde olmuyor insan ama çok sıkıştığım zamanlar oluyor. Çok sevdiğim biriyle telefon görüşmesi yaparken veya bir dostum avukat abilerim gelince onlardan ayrıldıktan sonra kısa sürede toparlanamıyor Hüseyin (Kaya) Abi, sanki avukat gibi değil de iç güzellik uzmanı gibi davranıyor bize. Bazen de sert konuşuyor ama bundan sonra iç güzellik merkezi açacağız gibi espri yapıyor öyle savrulup gidiyoruz…
Gençlikten, bir anda imkan sahibi olmaktan kaynaklanan sorumsuzluklarımız oldu bundan dolayı zaten üzüntülerimizi ve pişmanlıklarımızı dile getiriyoruz. Buradan daha basiretli, daha temkinli ve daha faydalı işler yaparak çıkacağız, öyle dua ediyorum.”