2016 yılının en çok kazanan yazarlarından Azra Kohen, bir sosyal medya paylaşımında, bazı Filistinli annelerin çocuklarını bilerek bombaların atılacağı yere götürdüğünü öne sürdü. Bu iddiası infiale yol açınca, bir mesaj daha yayınladı. İsrail devletini affedilemez bulduğunu , tepkisinin çocukları istismar edenlere yönelik olduğunu ifade etti. Tepkiler dinmeyince kitapları, Everest Yayınları'nın sitesinden çıkartıldı.
“Fi”, “Çi” ve “Pi” üçlemesiyle yüz binlerin evine giren, bir psikolog edasıyla onlarca seminer veren, Akilah Azra Kohen, tam unutulmak üzereyken gündeme bomba gibi düştü; sosyal medyada takipçilerine verdiği cevaplarla infiale yol açtı.
Olay (!) Kohen’in Gazze’de Filistinli ailelerin çocuklarını bombalanacak yerlere götürüp bile bile yem ederek videolarını çektiğini iddia etmesiyle başladı.
İzlenme rekorları kıran “Fi” dizisi, Azra Kohen’in aynı adlı eserinden uyarlanmıştı.
BOYKOT ÇAĞRILARI
“Kendi çocuklarını kendilerine kalkan yapan bir ulus yok olmayı hak ediyor. Filistin’e dünyanın neden yardım etmek istemediğini görüyorum. Benden Arap sevici çıkmaz, soyadım Kohen olduğu için değil, ata soyadım Sarızeybek olduğu için” ifadelerini kullanan Kohen’in mesajları tepki çekince yayıncısı Everest Yayınları da eleştirilerin hedefi oldu. Boykot çağrıları üzerine bazı kitap satış siteleri Kohen’in kitaplarını satıştan kaldırdı.
Tüm bu gelişmeler üzerine bir video çeken Azra Kohen kendini savundu. Ancak bu da tepkileri yatıştırmayınca Everest Yayınları, yazarın kitaplarını dağıtımdan çekti. Yayınevi, bu tür insanlık dışı eylemleri meşrulaştıran veya öven hiç kimsenin yayın grubunda yer alamayacağını vurguladı.
NE OLMUŞTU?
Azra Kohen, İsrail’in Tel el Sultan mülteci kampındaki sivillerin kaldığı çadırların bombalanmasını kınamadığı için eleştiren bir takipçisine verdiği yanıtta Filistin halkını hedef almış ve şu sözleri kullanmıştı:
“Kendi yavrusunu bombanın atılacağı megafonla üç saat öncesinden duyurulan ve bas bas çağırılan yere götürüp bombanın atılacağı yere oturtup köşeye geçip videosunu çekebilecek içerikte olan her insanın yok olmasını diliyorum! Ve o çocukların kurtarılması için her gün dua ediyorum onları bomba bölgesine videolarını çekmek için koyan o iğrenç yaratıklardan kurtarılmaları için. Yavrusunu koruyamayan yem eden hiçbir kimse yaşamı hak etmiyor!”
Tartışma Azra Kohen’e okuru öğretmen Sema Ergün’ün gönderdiği mesajla başladı.
Azra Kohen’in Ergün’e verdiği cevap kısa sürede sosyal medyada viral oldu. Kohen’in tepki yaratan yanıtı şöyle:
* Filistin’le ilgili söyleyeceğim her şeyi zaten söyledim. Defalarca. Bir daha söyleyeyim: Kendi yavrusunu bombanın atılacağı megafonla üç saat önceden duyurulan ve bas bas çağırılan yere götürüp bombanın atılacağı yere oturtup köşeye geçip videosunu çekebilecek içerikte olan herkesin yok olmasını diliyorum!
* Ve o çocukların kurtarılması için her gün dua ediyorum onları bomba bölgesine videolarını çekmek için koyan o iğrenç yaratıklardan kurtarılmaları için… İnsan analiz kabiliyeti olan çekilen bir videonun koşullarını analiz edecek içerikte bir varlık olmalı. Olanı olduğu gibi görmenizi dilerim. Yavrusunu koruyamayan yem eden hiçbir kimse yaşamı hak etmiyor!”
IRKÇI İFADELER
Daha sonra Kohen, Habibe Berbergil Akkaya adlı kullanıcıya yine ırkçı ifadeler olan bir cevap verdi:
Kohen, Mine adlı İnstagram kullanıcısının eleştirilerine de benzer iddialarla karşılık verdi.
İsrail’i kınadığını ifade eden Kohen, sözlerinin çarpıtıldığını savunuyor. Filistinli ailelerin sosyal medyada etkileşim almak için çocukların özellikle ölmeleri için belirli noktalara koyduğunu, çocuk istismarcısı bir grubun da bunu gösteren videoları kendisine yolladığını, oyuna getirildiğini ileri süren Azra Kohen “Sosyal medya paylaşımları çoğalsın diye yavrusunu kurban edenlere tepki verdim. Biz paylaşalım diye kurban edilen çocuklar var” ifadelerini kullandı.
