CHP'nin cumhurbaşkanı adayı olarak öne çıkan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun üniversite diplomasıyla ilgili tartışmalar sürüyor.
Sözcü yazarı Saygı Öztürk, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) olası cumhurbaşkanı adayı olarak anılan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ekrem İmamoğlu’nun diplomasıyla ilgili tartışmaları köşesine taşıdı.
İmamoğlu’nun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) bulunan Girne Amerikan Üniversitesi’ne kayıt yaptırdığını, sonra babasının yakından tanıdığı Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun desteğiyle İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İngilizce bölümüne yatay geçiş yaptığının iddia edildiğini aktaran Öztürk, konu hakkında bir Yükseköğretim Kurulu (YÖK) yetkilisi, eski İstanbul Üniversitesi rektörü Kemal Alemdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu’nun babası Hasan İmamoğlu ile konuştu.
Öztürk’e konuşan YÖK yetkilisi, İmamoğlu’nun özlük dosyasının, diğer tüm öğrenciler gibi kendi fakültesinde bulunduğunu söyledi.
Hasan İmamoğlu’nun ANAP Trabzon İl Başkanlığı yaptığı dönemden beri Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ile tanıştığı ve yatay geçişe Alemdaroğlu’nun destek olduğu iddiaları hakkında konuşan Alemdaroğlu ise, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun babasını hayatımın hiçbir döneminde tanımadım… Benim 1990 yılında hiçbir idari görevim olmadığı gibi Anabilim Dalı Başkanı da değilim. Ayrıca o günün Rektörü Prof. Dr. Cem’i Demiroğlu’na karşı muhalif olarak davranıyorum. Bu nedenle de üniversitede yatay geçişte kesinlikle etkili olmam söz konusu olamaz. Bu konuda tarihler de karıştırılıyor. Ekrem İmamoğlu’na tezgah hazırlanıyor” diye konuştu.
Baba İmamoğlu da, “O zaman Kemal Bey rektör müydü bilmiyorum ama ne ben tanıyordum ne de Ekrem tanıyordu. Yatay geçiş yapan sadece benim oğlum değildi. O zaman aynı fakülteden sanırım bir hafta – 10 gün içinde yaklaşık 11 kişi daha nakil yapmış. Bu nakiller şahsa ait bir durum değil. Yasadışı bir durum söz konusu değil,” dedi.
Saygı Öztürk’ün yazısının ilgili kısmı şöyle:
Bu konuda haber ve yorumlar eksik olmuyor. Doğrusunun ne olduğunu öğrenmek için Yükseköğretim Kurulu (YÖK) yetkililerine sordum. O konuda her hangi bir bilgiye sahip olmadıklarını, İmamoğlu’nun özlük dosyasının da, diğer tüm öğrenciler gibi kendi fakültesinde bulunduğunu söylediler.
İmamoğlu, 1990 yılında Girne ABD Üniversitesinin İşletme Fakültesi’ne kayıt yaptırıyor. Bir yıl sonra da İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçiş yapıyor. İddiaya göre yatay geçişi yasal değil. Dolayısıyla diplomasının da geçerli olmayacağı vurgulanıyor.
Hasan İmamoğlu’nun ANAP Trabzon İl Başkanlığı yaptığı dönemden beri Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ile tanıştığı ve yatay geçişe Alemdaroğlu’nun destek olduğu öne sürüldü. Bunun üzerine Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu şunları söyledi:
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun babasını hayatımın hiçbir döneminde tanımadım. Ekrem İmamoğlu’nun 1990 yılında Girne Amerikan Üniversitesi İşletme Bölümünden İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümüne yatay geçiş yaptığını ve bu işlemde benim etkili olduğum öne sürülüyor.
Benim 1990 yılında hiçbir idari görevim olmadığı gibi Anabilim Dalı Başkanı da değilim. Ayrıca o günün Rektörü Prof. Dr. Cem’i Demiroğlu’na karşı muhalif olarak davranıyorum. Bu nedenle de üniversitede yatay geçişte kesinlikle etkili olmam söz konusu olamaz. Bu konuda tarihler de karıştırılıyor. 28 Şubat konusu 1997 yılına ve İkna Odaları konusu ise 1998 Eylül ayına aittir. Ben nakilden yıllar sonra yani 31 Aralık 1997’de İstanbul Üniversitesi Rektörü oldum. Nasıl oluyor da Ekrem İmamoğlu’nun 1990 yılındaki yatay geçişine 7-8 yıl sonraki konular etkili oluyor? Dış ülkelerdeki üniversitelerin denklik konuları tamamen YÖK’e ait olup üniversitelerin bu konuda hiçbir yetkisi yoktur.
Bana göre Ekrem İmamoğlu’na her yönüyle tezgah hazırlanıyor. Yani İmamoğlu’nu devre dışı bırakmaya çalışıyorlar ama bunun içerisinde sadece Erdoğan yok. CHP içinde de birtakım güçler mi var, onlara bir şey diyemem. Ortada seçim yok ama şimdiden bunlar gündeme getirilip İmamoğlu yıpratılmak isteniyor.
Girne ABD Üniversitesi’nin bir yetkilisiyle konuştum. İşlemlerin yasal olarak yapıldığını belirtti. Baba Hasan İmamoğlu’na, oğlunun KKTC’den İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçişinde Alemdaroğlu’nun destek olup olmadığına ilişkin şunları anlattı:
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Türkiye’de böyle bir dedikodu mekanizması olmamalı. O zaman Kemal Bey rektör müydü bilmiyorum ama ne ben tanıyordum ne de Ekrem tanıyordu. Yatay geçiş yapan sadece benim oğlum değildi. O zaman aynı fakülteden sanırım bir hafta – 10 gün içinde yaklaşık 11 kişi daha nakil yapmış. Bu nakiller şahsa ait bir durum değil. Yasa dışı bir durum söz konusu değil. İki üniversite arasında yapılan bir geçiş. Ayrıca bu oğluma özgü bir durum da değil.
Bu kadar dedikodu, yalan olmaz. Örneğin benim için Altınoluk’ta 500 dönüm arazi aldığımı yayıyorlar. Hayır, ben 500 dönüm değil, üç ortaklı olarak 25 dönümü Ahmet’ten, Mehmet’ten aldım. 1968’den beri ticaret yaparım. Ben devletten, belediyelerden bir kuruşluk ne mal aldım ne ihalem oldu ne bir şeyim oldu. Bunlara artık Müslüman da diyemiyorum. Çünkü benim bildiğime göre Müslüman yalan konuşmaz. Başka bir şey demiyorum. Öyle bir şey olmadığına senet veririm onlara.
Geçmişte bir gazeteci benimle ilgili yazıyordu. Bir gün kendisini arayıp, ‘Şu yazdıklarınızın hepsi yalan. Bir tanesi doğruysa neyim var neyim yok hepsini noter aracılığıyla yarın size vereyim. Ben hazırım” dedim. Tabi gelmedi. Bazılarına yaranmak için kişiliğini kaybedenler var.