Organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı'nın Korkmaz Yiğit'i tehdit telefonları ile özdeş hâle gelen Türkbank seçime 53 gün kala "skandal" denilecek fiyata satıldı.
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF); Türk Ticaret Bankası’nı (Türkbank) 455 milyon Türk Lirası (TL) mukabilinde Türkiye İhracatçılar Meclisi’ne (TİM) sattı.
Türkbank’ın sadece gayrimenkullerinin değerinin 300 milyon TL’yi bulduğu belirtiliyordu. Bankanın iki ayrı lisansının bedeli ise 2 milyar TL.
İlk kez 1913’te faaliyet göstermeye başlayan Türkbank, 2002 yılında TMSF’ye devredilmişti. TMSF’ye geçen bankanın mal varlıkları satılarak borçları ödendi.
KASAYA PARA KOYDUKTAN SONRA SATILDI
Kalan para da bankaya bırakıldı. TMSF, 2021 yılında bankaya tekrar lisans alıp bankacılık faaliyetine başlattı. Bu yolla bankanın değerinin arttırılıp satışı planlandı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, lisans alınarak Türkbank’ın satışa çıkarılmasını, “Türkbank üzerinden yeni bir vurgun senaryosu hazırlanıyor.” iddiasında bulunmuştu.
Yüzde 98 hissesi satışa çıkarılan Türkbank’ın bünyesinde İslam Ticaret Bankası ile Adapazarı İslam Ticaret Bankası isminde iki ayrı bankanın lisansı bulunuyor.
Türkbank’ı alan firma bu iki bankanın da sahibi olacak. Bankanın 2021 yılı bilançosunda varlığı 209 milyon lira görünen bankanın Adapazarı’nda bir de tarihi binası bulunuyor. Bu binaya 2 yıl önce 4 milyon dolar (yaklaşık 80 milyon TL) bedelle alıcı çıktığı, ancak binanın satılmadığı ifade edildi.
TÜRKBANK’I KORKMAZ YİĞİT DEVRALMIŞTI
İşadamı Korkmaz Yiğit’e satıldıktan sonra organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı’nın ihaleye müdahale ettiği ortaya çıkmıştı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Mesut Yılmaz Hükûmeti’ni de düşüren skandalın akabinde Türk Ticaret Bankası’nın bankacılık ve mevduat toplama yetkisi BDDK tarafından 2001 yılı temmuz ayında iptal edilmişti.
2002 yılı ağustos ayında tamamen tasfiye edilen Türk Ticaret Bankası bankacılık sektörüne 20 yıl sonra geri dönüyor.
ALAATTİN ÇAKICI, MESUT YILMAZ VE GÜNEŞ TANER…
Çakıcı, Türkiye’nin talebi üzerine 17 Ağustos 1998’de Fransa’da yakalandı ve Türkiye’ye iade edildi. 29 Ağustos’ta Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Fikri Sağlar’ın eline posta yoluyla Yiğit ve Çakıcı arasında TÜRKBANK ihalesi hakkında bir konuşma kaseti geçti.
Sağlar, 8 Ekim’de kaseti televizyonda yayınlanmak üzere Kanal D’ye teslim etti, ancak Aydın Doğan’a ait Kanal D kaseti yayınlanmadı. Bunun üzerine 13 Ekim’de basın toplantısı düzenleyen Sağlar skandalı kamuoyuna duyurdu. TMSF, 15 Ekim 1998’de ihaleyi geçersiz kıldı.
Korkmaz Yiğit, 12 Kasım’da polise verdiği yazılı ifadede tüm bağlantılarını itiraf etti ve hukuka aykırı iş yaptığını kabul etti.
Skandala Başbakan Mesut Yılmaz ve ekonomiden sorumlu devlet bakanı Güneş Taner’in de karıştığı ortaya çıktı. Yiğit, bunu yapmaya kendisini Yılmaz ve Taner’in teşvik ettiğini, hatta bunun için kamu bankalarından kredi teklif ettiklerini iddia etti.
KORKMAZ YİĞİT: ALAATTİN ÇAKICI VÜCUT KİMYAMI BOZDU
Yiğit, Çakıcı’nın da kendisini tehdit ettiğini söylerken, “Sadece o arıyor, konuşmak mecburiyetinde kalıyordum. Tükürüklerim kuruyor, vücut kimyam bozuluyordu. ‘Hayır konuşmam’ diyemiyordunuz. İlkokula gidecek çocuğunuzun kaçta okula gittiğini, İskoçya’da okuyan iki çocuğunuzu biliyordu. O ses sizi ne hâle getiriyor, düşünebiliyor musunuz? Benim yerime başka bir işadamı nasıl davranabilirdi ki…” demişti.
Eski başbakan Mesut Yılmaz ve eski devlet bakanı Güneş Taner, “Türkbank ihalesine fesat karıştırdıkları” iddiasıyla Yüce Divan’da yargılanmıştı.
Skandala karışan başbakana karşı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) soruşturma komisyonu kuruldu. Yılmaz ifadeye çağrıldı ve kabinesi güven oyunu kaybederek 11 Ocak 1999’da düştü.
TEHDİT EDİLEN KORKMAZ YİĞİT HAPSE ATILDI
1997-2000 yılları arasında toplam 952 milyon 447 bin 814 dolar kaynak aktarımına rağmen satış imkânı bulunamayan bankanın 1 Temmuz 2001’de bankacılık yapma ve mevduat toplama yetkisi kaldırıldı.
Bank Ekspres Davası’nda “Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak” ve “Özel belgede sahtecilik” suçlamalarından 6 ay tutuklu yargılanan Korkmaz Yiğit, 2003’te aynı davadan beraat etti.
Yiğit hapishaneye girdikten sonra Yeni Yüzyıl ve Ateş gazetelerini Okay Gönensin’e, Milliyet’i Aydın Doğan’a, Kanal 6 televizyonunu da Ahmet Özal’a iade etti.