Cansu Çamlıbel: Sezgin Baran Korkmaz’ın kendini kurtarmak için bir noktada ABD’ye giderek elindeki fotoğraf albümünü üzerinden “hikâye üreteceğinden” korkan Ankara, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hamlesiyle kendince bir taşla iki kuş vurdu.
…
Bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2017 Mayıs’ında Washington’a yaptığı ziyaret sırasında görüştüğü Amerikalı iş insanları arasında Sezgin Baran Korkmaz’ın üst düzey yönetici göründüğü Washakie Grup’un ortaklarından Jacob Kingston da vardı. O fotoğraf karesi iki yıl sonra Amerikan basını tarafından defalarca kullanılacaktı. Zira Jacob Kingston ve kardeşi Isaiah, 2019 yılında ABD’de şirketlerinin bio-yakıt ürettiğine dair sahte belgeler düzenleyerek 511 milyon dolarlık vergi indiriminden haksız biçimde faydalandıkları suçlamasıyla tutuklandı. Mahkeme sürecinde Kingston’lar ABD Hazinesi’ni dolandırarak elde ettikleri paranın önemli bir bölümünü 2014- 2018 yılları arasında SBK kontrolünde Türkiye’ye gönderdiklerini itiraf ettiler. Yaptıkları işlemlerin belgelerini de savcılarla paylaştılar. Bunun üzerine Utah Federal Savcılığı, mahkemeye başvurarak iş insanı Sezgin Baran Korkmaz’ın (SBK) Türkiye’deki varlıklarının ABD tarafından geri alınmasını talep etti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan kara para aklama soruşturması kapsamında Sezgin Baran Korkmaz’ın bütün mal varlığına el konulduğunu geçen hafta Sözcü’nün haberinden öğrendik. Sonrasında Korkmaz’ın haberin yalan olduğunu ima eden sosyal medya paylaşımlarını görünce işin peşine düştüm. Biraz kazıyınca SBK’nın uzun zamandır rüşvet verdiği bir savcı aracılığıyla yürütmeyi durdurma çıkartmaya çalıştığını ancak “yukardan” talimatla SBK’nın bu girişiminin son anda engellendiğini öğrendim. Dahası, söz konusu savcı apar topar görevden alınmıştı.
Türkiye’deki soruşturmanın seyri açısından şu aşamada SBK’nın mal varlığına el konulmasından daha kritik önemde olan kendisine yurtdışına çıkış yasağı getirilmiş olması. Zira edindiğim bilgilere göre Beştepe’de Sezgin Baran Korkmaz’ın ikinci bir Zarrab vakasına dönüşmesinden ciddi anlamda kaygı duyuluyordu. Korkmaz’ın kendini kurtarmak için bir noktada ABD’ye giderek elindeki fotoğraf albümünü üzerinden “hikâye üreteceğinden” korkan Ankara, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hamlesiyle kendince bir taşla iki kuş vurdu. Hem ABD Adalet Bakanlığı’nın talebine olumlu yanıt verilmiş oldu, hem de Korkmaz’ın esrarengiz biçimde ortadan kaybolması engellendi.
Lakin Kars’tan Utah’a uzanan bu hikâyenin henüz gün yüzü görmemiş birkaç skandalı daha kaldıracak yeri var gibi duruyor.