Ekonomi politikalarının karmaşık ve anlaşılması güç olmasının yatırımcı ilgisini zayıflatacağına dikkat çeken TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Kaslowski, "Para politikaları açık ve net olmalıdır. Hukuk devleti olmak, güvenilir bir yatırım merkezi olmanın başlıca şartıdır" dedi.
Kur, faiz, enflasyon döngüsünde yaşanan belirsizliklerin ekonomik istikrarı ve reel sektörü ciddi ölçüde olumsuz etkilediğine işaret eden Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, “Bu belirsizlikleri aşmanın en iyi yolu para politikasının açık ve net olmasıdır” dedi.
TÜSİAD’DAN ‘EKONOMİK İSTİKRAR’ VURGUSU
Dünya’nın haberine göre TÜSİAD tarafından Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın katılımıyla düzenlenen “Küresel Tedarik Zincirlerinin Yeniden Yapılanması” başlıklı webinar’da konuşan Kaslomwski, şunları söyledi:
“İçinde bulunduğumuz zorlu dönemde hem en az hasarı almaya çalışmalı hem de hızla toparlanmak için sağlam bir yatırım ortamını eşzamanlı yaratmalı; cazibe merkezi olmak için gerekli ekonomik ve yapısal temelleri de sağlamalıyız. Bu temellerin başında hiç kuşkusuz ekonomik istikrar geliyor. Kur, faiz, enflasyon döngüsünde yaşanan belirsizlikler ekonomik istikrarı ve reel sektörü çok ciddi ölçüde olumsuz etkiliyor.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Bu belirsizlikleri aşmanın en iyi yolu para politikasının açık ve net olması, hedeflerin ve araçların iletişiminin doğru şekilde yapılmasıdır. Ekonomide dengelenmeyi sağlamak için bir normalleşme süreci başlatılmış ve son iki ayda bu yönde adımlar atılmıştı. Bu politikaların devamı ülkemize ait risk algısını iyileştirmek için son derece önemli. Bir ülkede ekonomi politikaları ne kadar karmaşık ve anlaşılması güç ise ülkeye olan yatırımcı ilgisi de o kadar zayıflıyor. Normalleşme süreci açık ve net politikalarla devam ettirilmeli.”
‘YATIRIM MERKEZİ OLMANIN ŞARTI, HUKUK DEVLETİ OLMAK’
Ticarette korumacı önlemlerden kaçınılması gerektiğini de belirten Kaslowski şöyle devam etti:
“Özel şirketlerin ortaklık yapılarına kriterleri belli olmayan şekilde müdahale edilebileceği endişeleri yatırım ortamına zarar verecektir. Ticarette korumacılıktan kaçınılmalı, ticari ortaklarımızla diplomatik ilişkilere özel önem verilmelidir. Uluslararası düzenlemelerden, evrensel hukuk ilkelerinden ayrışılmamalı. Hukuk devleti olmak güvenilir bir yatırım merkezi olmanın en başlıca şartıdır.”