‘Ekonomi programının faturası ağır olacak, işsizlik kapıda…’

Karar yazarı İbrahim Kahveci: "Toplumun şımarık diyebileceğimiz elit kesimi ne faize ne de fiyata bakmadan çılgınca tüketimlerine devam ediyor. Şu anki programın getirisi çok düşük ama faturası çok büyük olacak. Hatta önümüzdeki aylarda maaşları artmamış çalışan kesim daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalacak. En başta işsizlik gibi bir sorun kapımızda bizi bekliyor."

KRONOS 07 Ağustos 2024 EKONOMİ

Karar yazarı İbrahim Kahveci, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “rasyonel politikalara dönüş” programıyla geldiğini, aradan 13 ay geçtiğini ve enflasyonun halen çok yüksek olduğuna dikkat çekti. “İyi ama enflasyon neden istediğimiz derecede düşemiyor?” sorusunu yönelten Kahveci, “Bunun en önemli nedeni talep… Geçen yıl mayıs ayında yıllık tüketim malı ithalatı 37,8 milyar dolardı. Oysa bu yıl temmuz ayında yıllık tüketim malı ithalatı 51,7 milyar dolara çıkmış durumda” yanıtını verdi.

Kahveci, talebin nereden geldiğine ilişkin de “Toplumun şımarık diyebileceğimiz elit kesimi ne faize ne de fiyata bakmadan çılgınca tüketimlerine devam ediyor. Zaten vergi dediğin şey onların semtine bile uğramıyor. O kesim bu tüketime devam ederken faturayı ödemek alt gelir grubuna kalıyor” dedi ve şu uyarıyı yaptı:

“İşte bu nedenle şu anki programın getirisi çok düşük ama faturası çok büyük olacak. Hatta önümüzdeki aylarda maaşları artmamış çalışan kesim daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalacak. En başta işsizlik gibi bir sorun kapımızda bizi bekliyor.”

Kahveci’nin yazısı şöyle:

“Geçen yıl Mayıs seçimlerinin ardından haziran başında Mehmet Şimşek görevi devraldı. Nureddin Nebati yerine artık ekonomi yönetiminde “rasyonel politikalara dönüş” fikrini savunan biri vardı. Aradan 13 ay geçti. Ve ne durumdayız? Önce enflasyon. Geçen yıl yüzde 40’larda devredilen enflasyon artık yüzde 60’larda. Lakin enflasyonda ilk aylardaki kur şokuna bağlı artışlara eskinin mirası denilebilirdi. Oysa aradan 13 ay geçtikten sonra durum ne?

Son veri temmuz ayına ait ve aylık enflasyon 3,21. Bu oran yılsonu için yüzde 46,4’ü işaret ediyor. Ama bizim yılsonu enflasyon beklentimiz 36’dan 38’e çıkartılmış durumda. Üst bant 44 olmasına rağmen muhtemelen TUIK enflasyonu bile bu bandın üzerinde kalacak.

İyi ama enflasyon neden istediğimiz derecede düşemiyor?

Bunun en önemli nedeni talep… Geçen yıl mayıs ayında yıllık tüketim malı ithalatı 37,8 milyar dolardı. Oysa bu yıl temmuz ayında yıllık tüketim malı ithalatı 51,7 milyar dolara çıkmış durumda. Bu arada şu notu düşelim: Tüketim malı ithalatı haziran ayında yavaşlamasının ardından ilk kez temmuz ayında azalış gösterdi. Buna rağmen çok güçlü bir tüketim talebi devam ediyor. Bu talep ortamında sizce enflasyon düşer mi?

TÜKETİME DEVAM EDEN KESİM KİM?

Hatta bunu İTO verilerinden ifade edelim: Üretim fiyatları yüzde 1 civarında artarken tüketim fiyatları yüzde 4’ün üzerinde artış gösteriyor. Benzer oran TUIK verilerinde de var. Son 4 aydır kur artışı çok sınırlı olmasına rağmen fiyat artışları çok daha hızlı seyrediyor.

İyi ama nereden geliyor bu talep? Bugün faizler yüzde 70’lerde olmasına rağmen tüketime devam eden bu kesim kim?

Aslında bunu gelir dağılımı verilerinden görüyoruz. Toplumun şımarık diyebileceğimiz elit kesimi ne faize ne de fiyata bakmadan çılgınca tüketimlerine devam ediyor. Zaten vergi dediğin şey onların semtine bile uğramıyor: O kesim bu tüketime devam ederken faturayı ödemek alt gelir grubuna kalıyor. İşte bu nedenle şu anki programın getirisi çok düşük ama faturası çok büyük olacak. Hatta önümüzdeki aylarda maaşları artmamış çalışan kesim daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalacak. En başta işsizlik gibi bir sorun kapımızda bizi bekliyor.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com