T24 yazarı Mehmet Yılmaz: "Hatırlarsınız belki Recep Tayyip Erdoğan, bir şiir okudu diye mahkûm edilip, görevden alındığında yerine Ali Müfit Gürtuna, İBB Meclisi tarafından seçilmişti. 28 Şubatçıların aklına İstanbul'a kayyım atamak gelmemişti."
Hakkâri Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış’ın İçişleri Bakanlığı’nın kararıyla görevinden alınması ve yerine kayyım atanmasına tepkiler sürüyor. T24 yazarı Mehmet Yılmaz, “Seçilmiş bir organı silah zoruyla görevini yapamaz hale getirmeye ne isim veriyorduk?” sorusunu yönelterek “darbeci zihniyetin işbaşında” olduğuna dikkat çekti. Erdoğan’ın şiir okuduğu için hapse girdiği dönemde yerine İBB Meclisi tarafından başka bir başkanın seçildiğine işaret eden Yılmaz, “28 Şubatçıların aklına İstanbul’a kayyım atamak gelmemişti” dedi.
“Seçimle iş başına gelmiş bir kamu görevlisi, herhangi bir nedenle görevini yapamaz hale geldiğinde yerine yenisi nasıl seçilmeli?” sorusunu yönelten Yılmaz, “Çok basit bir yanıtı var: Aynı yöntemle! Belediye Meclisi üyeleri, seçimle işbaşına geliyorlar. Belediye Başkanlığı makamı bir şekilde boşaldığında yerine yenisini seçecek heyet, bu seçilmiş heyet olmalı. İçlerinden birini seçerler, belediye başkanı o olur. Bu, Belediye Meclisi’nin son üyesi de görevlerinin gereğini yerine getiremez hale gelene kadar sürebilir. Asıl olan seçimle gelinen makama yeni gelecek olanın da seçimle gelmesidir” ifadelerini kullandı.
Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı döneminde okuduğu bir şiir nedeniyle hapse girdiğini ve görevden alındığını hatırlatan Yılmaz, “Yerine Ali Müfit Gürtuna, İBB Meclisi tarafından seçilmişti. 28 Şubatçıların aklına İstanbul’a kayyım atamak gelmemişti” yorumunu yaptı.
‘SEÇİMLE GELEN SEÇİMLE GİDER’
Yılmaz, şöyle devam etti:
“Kadir Topbaş’ın “metal yorgunluğu” diye zorla istifa ettirilmesiyle boşalan İBB Başkanlığı görevine Mevlüt Uysal İBB Meclisi tarafından seçilmişti.
Hukuk devletlerinde, demokrasilerde işler böyle yürür.
Seçimle gelen seçimle gider. Seçim dışı bir nedenle görevden alındı ya da ayrıldıysa yerine yenisi yine seçim yöntemiyle gelir.
Bir demokraside meşruiyetin kaynağı, halkın serbest iradesiyle gerçekleşen seçimdir.
Bu olayda rejim, seçilmiş Belediye Meclisi’ni de görevini yapamaz hale getiriyor.
Bir adım ileri de gitmişler, olayın duyulmasının ardından Belediye binasına gelen Meclis üyelerini de binaya sokmamışlar. Polis marifetiyle!
Seçilmiş bir organı, silah zoruyla görevini yapamaz hale getirmeye ne isim veriyorduk?”
