'Kurulan düzen ne? Devlete maliyetleri olan ilaçları hastane aracılığıyla el altından çıkarıyor, kendi cukkalarını dolduruyorlar. Hastane polisi 'Kurulan düzeni sana bozdurmam. Konuşursan seni öldürürüm' deyip beni boğmaya kalkıyor. 24 Mart 2023'te savcılığa suç duyurusunda bulundum.'
Erzurum Atatürk Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi göğüs hastanlıkları bölümünde sağlık memuru olarak çalışırken işten çıkarılan İsmail Akkurt, hastanedeki kanser ilaçlarının yurt dışına kaçırılıp ucuz fiyatlara satıldığını ve bazı kamu görevlilerin bu satıştan kazanç sağladığını iddia etti.
TV Erzurum’un Youtube kanalına açıklamalarda bulunan Akkurt, “Devletimize milyonlarca liraya mal olan kanser ilaçları Doğubeyazıt üzerinden İran’a kaçırılıp daha düşük fiyatlarla yurt dışında satılıyor. Ambulanslarla yasa dışı yollarla el altından çıkarıyorlar. Kendi cukkalarını dolduruyorlar.” dedi.
Atatürk Üniversitesi rektörüne, CİMER’e, hastane yönetimine durumu bildiren ve savcılığa da suç duyurusunda bulunan Akkurt, YÖK tarafından soruşturma başlatıldığını, ama sonucun ne olduğunu bilmediğini söyledi.
Hastane müdür Aras Ünsal ise iddiaların hayal ürünü olduğunu savundu. Öte yandan bazı hasta yakınları hastanede kanser ilaçlarını bulamadıklarını ifade etti.
“İDDİAMI İSPATLAMAK İÇİN DOĞU BEYAZIT’A KADAR GİTTİM”
Çalıştığı bölümden başka bir yere sürgün edilen, daha sonra da iş sözleşmesi iptal edilen Akkurt’un açıklamaları özetle söyle:
“Hastanede dönen bazı usulsüzlükler var. Vergi matrahlarında düzensizlikler, işçi maaşlarında eksiklikler, hastaneden kaybolan ilaçlar… Şimdi bu ilaçlar daha çok kanser ilaçları. Bu ilaçlar genelde yurt dışına kaçırılıyor. Bunlar öyle güzel bir sistem yapmışlar ki, kimler, ne şekilde yapıyor hepsinin üzerine düştüm.
Tabi düştükten sonra Doğu Beyazıt üzerinden İran’a bu ilaçların çıktığını gördüm. Devletimize milyonlarca liraya maliyeti olan ilaçlar daha düşük fiyatlara yurt dışında satılıyor. Ama bu paralar kimlere gidiyor? Bunun akışını nasıl sağlıyorlar? Bunun ispat edebilmek için Doğu Beyazıt’a kadar gittim. Bizim Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’nin ilaçlarını Doğu Beyazıt’ta buldum. Doğu Beyazıt’tan İran’a çıkarılırken sınırda yakaladım. Bunun içinde kimlerin olduğunu zaten elimde belgeler var.
Bunları rektör beye ve özel kalemine defalarca bildirdim. Görüşmek istediğimi söyledim. Telefonla, özel mesaj da gönderdim. Defalarca gittim, yerinde bulamadım. Eski özel kalemi Cahit Sonay zaten bazı olayları biliyordu. Ama nedense hiç kimse olayın üzerine düşmedi. Açıkçası ben üzerine düşünce ‘Göğüs hastalıkları bölümünden gideceksin’ diyorlar.
“BİR DOKTOR DOĞU BEYAZIT’A BAŞHEKİM YARDIMCISI OLARAK ATANDI”
Bir asistan doktor uzman oluyor ne hikmetse. Bunların hiçbiri tesadüf değil. Doğu Beyazıt’a başhekim yardımcısı olarak atanıyor. İsmini şu anda vermek istemiyorum. Doğu Beyazıt’tan gece ambulanslar geliyor. Hasta getiriyoruz diyorlar. Ama hasta geliyor mu? Günde 3 ambulans geliyor ama sistemde 1 tanesi gözüküyor.
“GÜNDE 3 AMBULANS GELİYOR, SİSTEME 1 AMBULANS GİRİYORLAR”
Ben göğüs hastalıklarında çalıştığım için, normalde Doğu Beyazıt’tan gelen bir hastanın Erzurum’da öncelikle akciğer filminin çekilmesi lazım. Acile gidiyorum. Hasta yok, akciğer filmi çekilmemiş. Ama Doğu Beyazıt’tan geldiğine dair bilgi alıyoruz. Hasta geliyor yatak yapın diyorlar. Bakıyoruz yatış yok, hasta acilden geri dönmüş. Ambulans oradan buraya geliyor. E bu devlete yazık, günah değil mi? Bunun mazotu var, şöförü var, hepsi oradan buraya bir külfet. Ama sonradan öğreniyorum ki maalesef ambulans aracılığıyla kanser ilaçları yurt dışına gidiyor.
Ben durumu CİMER’e şikayet ettim. Savcılığa suç duyurusunda bulundum. Bakanlara, milletvekillerine her yere yazdım. YÖK tarafından soruşturma başlatılmış. Ama sonuç ne olur onu bilmiyorum.
“HASTANE POLİSİ BENİ ODASINDA DARP ETTİ”
22 Mart 2023’te Doğu Beyazıt’tan ne geldi? Ben de o otobüsün içindeydim. Buna ne yol verildi ve ben bunu hastanede kimin odasında yakaladım. Hastane polisi beni odasında darp etti. Bunun raporu mevcuttur. Kamera kayıtlarını bile istedim. Zaten o tarihe ait şef M.Y. ismini ben burada vermek istiyorum. Özellikle servise gelip bana ‘Bu servisten gideceksin. Seni mermi manyağı yaparım’ diyor. Tehditler savuruyor. Hastane müdürü Aras Ünsal’a söyledim. Farklı farklı hemşirelere tutanak tutturdular. Hastane polisi odasında beni boğmaya, öldürmeye kalkıyor. ‘Burada kurulan düzeni sana bozdurmam. Aras Ünsal’ı sana yedirmem. Bildiklerini anlatırsan seni öldürürüm’ deyip beni boğmaya kalkıyor. 24 Mart 2023’te savcılığa suç duyurusunda bulundum.
“KENDİ CEPLERİNİ DOLDURUYORLAR, HEPSİNİN ALTINSA LÜKS SIFIR ARABALAR VAR”
Kurulan düzen ne? Şöyle söyleyeyim. Yasa dışı yollarla, devlete maliyetleri olan ilaçları hastane aracılığıyla el altından çıkarıyorlar, kendi cukkalarını dolduruyorlar.
Bu kişilerin mal varlıkları araştırıldığında son 2-3 yılda ne kadar arttığı görülür. Altlarında lüks, sıfır arabalar var. Hastane pislik içinde. Asansörlerde çöp taşınıyor, hasta taşınıyor, yemek taşınıyor. Rektör beni çağırsın dinlesin. ”
