Narin cinayetinde devlete suçüstü! | Kronos TV

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) 12 Eylül darbesi. Biz de bu kararı tanımıyoruz. “Sıra sana da gelecek Erdoğan.” diyemedi. Narin cinayetinin esrar perdesi aralanamadı. Narin cinayetinde devlete suçüstü.

Kılıç çekenler tek tek tespit ediliyor. Bölük komutanı istifa etti. 300 teğmenin ihraç edileceği söyleniyor… Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler teğmenlerin ihraç kararına imza atmamak için istifa edebilir mi?

Kronos TV’de moderatörlüğünü Turhan Bozkurt’un üstlendiği ANALİZ programında Kronos Haber Yayın Yönetmeni Doğan Ertuğrul ile siyaset bilimci Yektan Türkyılmaz Türkiye gündeminde öne çıkan başlıkları yorumluyor.

AİHM kararlarını tanımamanın bir bedeli olmayacak mı? AB, Erdoğan rejimine cesaret vermeye devam edecek mi?

Anayasa Mahkemesi’nin yeni başkanı Kadir Özkaya, “Bir gün mizan kurulur, bütün defterler dürülür hesabı bizden sorulur. Yanlışlardan kaçınalım, o günler gelmeden bugünün kıymetini bilelim. Bir gün bize de sıranın geleceğini unutmayalım.” derken, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ne düşünmüştür?

Özkaya’nın cübbesini giydirdiği Metin Kıratlı, Erdoğan’ın skandalları ile meşhur bir danışmanı idi. Bu nasıl iş?

AİHM’NİN YÜKSEL YALÇINKAYA KARARINI TANIMADILAR

Kayseri 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) ihlal kararını yok sayarak, Yüksel Yalçınkaya’yı yeniden mahkum etti. DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Biz de bu kararı tanımıyoruz.” dedi.

Yalçınkaya’nın ByLock iletişim listesinde olduğu iddia edilen tanık, “Yüksel Yalçınkaya’yı cezaevinden tanıyorum, önceden bir tanışıklığım yok.” dedi.

Bir diğer tanık, “Ben adliye personeline dini sohbet verirdim. Yüksel Yalçınkaya’yı görmedim.” dedi. Savcı, ilk verilen mahkumiyet kararının onanmasını istedi. Yalçınkaya’nın avukatı Özcan Akıncı, mütalaa için süre istemedi, ‘Savunma yapmaya hazırız’ dedi. Mahkeme savcının talebi doğrultusunda ilk verilen cezayı onadı.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, geçen yıl ekim ayında verdiği kararda KHK ile öğretmenlikten ihraç edilen ve tutuklanan öğretmen Yüksel Yalçınkaya’nın davasında “adil yargılanma hakkı”, “kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi ve dernek kurma özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetmişti.

Mesajlaşma programı ByLock’un delil olmadığına, bu uygulamayı kullanmanın da tek başına suç teşkil etmeyeceğine karar veren mahkeme, Yalçınkaya’nın adil yargılanma, özel ve aile hayatına saygı, toplantı yapma ve dernek kurma hakkının ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 7’nci maddesinde yer alan “Kanunsuz suç ve ceza olmaz” hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti.

Bugün savcılık sorgusunda Narin’in kuzeni Birsen Güran önemli bir itirafta bulunarak, “Narin bizim eve 17.40’ta değil saat 14.00’te geldi.” dedi.

Birsen Güran, “Daha evvel saat 17.40’ı niye söyledin?” sorusuna ise, “Amcam Salim Güran söylememi istedi bende jandarmaya 17.40’ta Narin’i gördüğümü söyledim.” cevabını verdi. Ortaya çıkan bir gerçek var bütün akrabaları el birliği Narin’e organize bir kötülük yapmış…

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesinde kaybolduktan 19 gün sonra ölü bulunan 8 yaşındaki Narin Güran ile soruşturma sürüyor.

Aralarında anne, baba ve ağabeyinin bulunduğu 22 şüphelinin yaklaşık 12 saat süren sorguları tamamlandı. 13 kişi serbest bırakıldı. Anne, ağabey ve yedi şüpheli hakkında da tutuklama talep edildi.

Narin’in amcası Salim Güran’ın, tutuklamaya sevk edilen işçisi Ramazan Atasoy’la yaptığı dikkat çekici bir telefon konuşması dosyaya girdi.

Gazeteci Ferit Demir, o ses kaydının önemini Halk TV’ye şöyle anlattı: “Salim Güran ile Ramazan Atasoy Narin kaybolduktan sonra telefon görüşmesi yaptı. O kayıtlar ortaya çıktı. O ses kayıtlarında amca Salim Güran’ın işçisi Ramazan Atasoy’a ‘Ramazan kız öldü mü, yaşıyor mu?’ dediği duyuldu.

Bu ses kayıtlarından Narin’in Ramazan Atasoy’a sağ teslim edildiği ortaya çıkıyor. Aynı zamanda itirafçı Nevzat Bahtiyar ile Ramazan Atasoy’un birlikte olduğu gerçeği de ortaya çıkıyor.”