Ukrayna bildirgesi imza listesinden “Ekümenik Patriklik” çıkarılmadı

Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna Barış Zirvesi'nin sonuç bildirgesinden İstanbul Rum Patriği Bartholomeos’un “ekümenik” sıfatıyla attığı imzanın çıkartıldığını iddia etti. Oysa İsviçre Dışişleri Bakanlığı’nın sitesine girdiğinizde ortak bildiriye imza atan ülke ve kuruluşların listesinde “Ekümenik Patriklik” olduğu gibi duruyor.

ÖMER MURAT 26 Haziran 2024 HABER ANALİZ

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan İsviçre’de on gün önce düzenlenen Ukrayna Zirvesi’ne Fener Rum Patriği Bartholomeos’la birlikte katıldı, patrik zirvede “Ekümenik Patriklik” titriyle bulundu ve bu titriyle de zirvenin sonuç bildirgesine imza attı. Türk diplomasi tarihinde bir ilki ifade eden bu hadise Türk kamuoyunda tartışılmaya başlanınca Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli tarafından yapılan bir açıklamayla alelacele yalanlanmaya çalışıldı. Fakat açıklamadaki çarpıtmaların anlaşılması için İsviçre Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesine girmek kafiydi.

Bunları önceki yazımda fotoğraf ve ayrıntılarıyla özetlemiştim.

“Şecaat arz ederken merd-i kıbtî sirkatin söyler” deyimini hatırlatır şekilde Dışişleri açıklamasının kamuoyunda beliren ve sosyal medyada seslendirilen kuşkuları tatmin edici şekilde cevaplandırmak yerine yeni istifhamlara kapı aralaması üzerine Hürriyet gazetesinde ismi verilmeyen “diplomatik kaynaklara” dayandırılan dün yeni bir haber yayınlamak zorunda kaldılar. Yalanı başka yalanlarla kapatmaya çalışma konusunda uzmanlıklarına güvendiklerinden olsa gerek bu yeni açıklamada da yine sadece birkaç tıklamayla hilâf-ı hakikat oldukları ortaya çıkan şeyler söylüyorlar.

Haberde şöyle deniyor: “Türkiye ve Patrikhane’nin ismi Ortak Bildiri listesinde birlikte yer almıyor. Türkiye’nin adı Ortak Bildiri’ye eklendiği anda Fener Rum Patrikhanesi’nin ismi listede yoktu. Gözlemci olduğu için bu mümkün de değildi. Patrikhane’nin ismi, Zirve Ortak Bildirisine toplantının bitiminden günler sonra eklendi. Dışişleri Bakanlığı’nın konuya tepki göstermesi üzerine İsviçre ve Ukrayna makamları Patrikhane’nin isminin yer almadığı yeni bir liste yayınlamak zorunda kaldı.”

Bir paragrafa bu kadar yalan sığdırabilmek gerçekten “uzmanlık” gerektiriyor olmalı.

İsviçre Dışişleri Bakanlığı’nın sitesine girdiğinizde ortak bildiriye imza atan ülke ve kuruluşların listesinde “Ekümenik Patriklik” olduğu gibi duruyor. Aşağıda ekran görüntüsünden de görebileceğiniz gibi site daha dün (26 Haziran) güncellenmiş ve açıkça şu ibare yer alıyor:  “Ekümenik Patrikhane Zirve’ye gözlemci olarak katılmış olup Ortak Bildiri’de ortaya konan ilkeleri desteklemektedir.”

Haberde devamla “Türkiye, Zirve’ye katılımla ilgili tüm hassasiyetleri etkinliği organize eden Ukrayna ve İsviçre’ye zirve öncesinde ve zirve sırasında aktardı. Hassasiyetlerinin dikkate alınmaması üzerine gecikmeksizin tepki verildi.” deniyor. Peki neymiş bu tepkiler? Aynen aktarıyorum:

“Zirve kapsamında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın gıda güvenliği konulu panele Kenya Dışişleri Bakanı ile beraber moderatörlük yapması bekleniyordu ancak buraya, toplantıdan bir gün önce İsrail ve GKRY’nin de davet edildiği öğrenildi. Bakan Fidan, Zirve’nin ana oturumunda konuştuktan hemen sonra toplantı salonundan ayrıldı. Kendisinden sonra söz alan konuşmacıları dinlemedi ve o akşam yapılan diğer faaliyetlere de katılmadı. Bakan Fidan, Pazar günü eş moderatörlüğünü yapacağı panele iştirak etmekten de vazgeçti ve hemen Türkiye’ye döndü.”

Halkın aklını bu kadar hafife almaya ikinci kez cüret ettikleri için sinirden gülme krizine sokabilecek iğretilikte bir açıklama bu… Aşağıda fotoğrafını görebileceğiniz belge, evsahibi İsviçre’nin yayınladığı zirvenin katılımcı listesi… Görüldüğü üzere “Türkiye, Hakan Fidan” ve “Ekümenik Patrik Bartholomeos” ifadeleri hem de aynı sayfada yer alıyor. Nitekim Fidan zirvenin video ve fotoğraflarından da rahatlıkla görülebileceği üzere, ki önceki yazımda bunların bir kaçını paylaşmıştım, patriğin hafif çaprazında karşısında oturarak oturuma katılmış, hatta sonra birlikte aile fotoğrafı da vermişler. Yine cevabını ısrarla vermekten kaçındıklarından şunu da anlıyoruz ki Fidan ve Bartholomeos zirve marjında “gayriresmî” bir görüşme de gerçekleştirmişler.

 

Tüm bunlar olup bittikten sonra, Hürriyet’te yayınlanan haberdeki açıklamaları doğru kabul edecek olursak, Fidan birdenbire adeta “Ben ne yaptım!” dercesine tavırlar göstermeye başlamış ve bazı panellere katılmayarak tepkisini ortaya koymuş. İşin ilginci haberin bu noktasında tam bir hokkabazlık sergilenerek, sanki konumuz patriğin zirveye ekümenik sıfatıyla Türk Dışişleri Bakanı’yla birlikte katılması değilmiş gibi, Fidan’ın bu tepkilerinin İsrail ve Güney Kıbrıs’a yönelik olduğu belirtiliyor. Buradaki “İsrail” lafı iktidarın her sıkıştığında “ver gazı” kabilinden düzenlediği “Gazze mitinglerini” andırıyor. Halkın kafasında, patriğin ekümenik unvanını fiilen ve resmen tanıdığı halde bunu gizlemeye çalışan Hakan Fidan yerine, İsrail’e tepki koyan bir Dışişleri Bakanı algısı oluşsun istiyorlar.

Öte yandan, katılımcı listesinde Türkiye’nin adının doğru yazılmadığı görülüyor, bunu bile farkedip düzelttirmekten acizler… Ülke adının  resmi belgelerde düzgün bir şekilde yer almasını sağlayamayanların böylesi hassas diplomatik mevzuları yönetebilecek beceriye sahip olmalarını beklemek de ne derece gerçekçi, onu da takdirlerinize bırakıyorum.

Böyle Dışişleri açıklamalarına ve haberlere konu olmasına rağmen hafta başında çıktığı Habertürk canlı yayınında karşısındaki üç “gazeteci” de patriğin zirveye katılımına ilişkin Fidan’a herhangi bir soru sormaya cesaret edemedi. Bana öyle geliyor ki Fidan sözkonusu mülakatı patrikhane tartışmalarını gündemden düşürmek için bilhassa verdi, bu hedefle kamuoyunun önüne “oyalanacağı bir yün yumağı atar gibi” Üçüncü Dünya Savaşı’nın çıkacağından bahsetti. Hele MİT Başkanlığı döneminden Bylock’u nasıl çözdüklerine dair yepyeni “kahramânâne” ifşaatları anlatmaya tevessül etmesi “Müflis bezirgân eski defterleri karıştırır” deyimini de ister istemez hatırlatıyordu.

Bir Dışişleri Bakanı “birkaç tıklamayla” apaçık yalan olduğu rahatlıkla ortaya çıkacak bu tür açıklamalardan medet umarsa güvenilirliğini ve inandırıcılığını kaybeder, böyle şahsiyetlere dünyada kimse itibar göstermez.

  • Ömer Murat, Dış Politika ve Siyaset Uzmanı, Eski Diplomat
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com