‘Çağrı cihazlarını Hizbullah’a dağıtan şirketi MOSSAD mı kurdu?’

Gazeteci Ertuğrul Özkök: "Pager (cihaz) saldırısının izi 24 saat geçmeden Budapeşte’deki BAC isimli bir şirkete ulaştı. Görünüşe göre patlayan pager’ler bu şirket tarafından üretilmişti. BAC adlı şirketin künyesine baktığınız zaman önünüze ilginç bir hikâye ve çözülmesi gereken bir enigma çıkıyor."

KRONOS 19 Eylül 2024 DÜNYA

İsrail’in Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı ve telsiz cihazlarını patlatması büyük yankı uyandırdı. Dünya istihbarat tarihine geçecek olayda, bu cihazların nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor. Gazeteci Ertuğul Özkök, bu cihazların Hizbullah militanlarının eline nasıl geldiğini sorguladığı yazısında, cihazların Tayvanlı bir şirket olan “Apollo Gold” tarafından üretildiği bilgisini paylaştı. Ancak şirketin markası kendisine ait olan bu cihazları üretmediği yönünde yaptığı açıklama sonrası, üretim yerinin Macaristan’ın başkenti Budapeşte olduğunun anlaşıldığını hatırlattı. Özkök, “Pager (cihaz) saldırısının izi 24 saat geçmeden Budapeşte’deki BAC isimli bir şirkete ulaştı. Görünüşe göre patlayan pager’ler bu şirket tarafından üretilmişti. BAC adlı şirketin künyesine baktığınız zaman önünüze ilginç bir hikâye ve çözülmesi gereken bir enigma çıkıyor” dedi.

Bu noktada BAC’ın kuruluş tarihine dikkat çeken Özkök, şirketle ilgili şu bilgileri aktardı:

“Ticaret kayıtlarına göre BAC 19 Mayıs 2022’de kurulmuş. Yani henüz 27 aylık bir şirket. Asıl ilginci şirketin faaliyet alanı. Portfolyo yönetiminden mücevher ticaretine kadar geniş bir faaliyet tarifi var. Ancak bir şey yok. Teknolojik ürün ve pager üretimi. Tarifinde yok ama bazı haberlerde üretiyor gibi görünüyor. Geliyorum asıl önemli ayrıntıya. Bu şirketin ödeme sistemi çok tuhaf ve esrarengiz. Ödemeleri hep Orta Doğu üzerinden yapılıyor. Macaristan Ticaret Bakanlığı’nın resmi kayıtlarına göre tek sahibi var. Adı Cristiana Arcidiancono-Barsony. Internet’e koyduğu CV’sine bakılırsa, Londra University College’den Felsefe dalında doktorası var. Doktorasını London School of Economics gibi çok prestili bir okulda tamamlamış. Daha ilginci danışman olarak çalıştığını söylediği kurumlar. Bunlar arasında biri çok dikkati çekiyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı. Yani bir tarafından pager’ları patlayan Hizbullah’ın İran bağlantısına dokunuyor. Macaristan’ın 24.nu adlı haber sitesine göre şirketin sahibi Macar-İtalyan orijinli. Şahsi adresi Budapeşte’nin Üjpest bölgesindeki bir apartmanın 8’inci katı… Şirket merkezi olarak ise iki bölümlü küçük bir bina görünüyor. Önceki gün Lübnan’da bombaların patladığı andan itibaren şirketin internet sitesi “Offline” oldu. Yani ulaşılamıyor.”

‘PATLAYICILAR LÜBNAN’DA YÜKLENMİŞ OLABİLİR Mİ?’

Şirketin tek sahibi görünen Christina’nın “Apollo Gold’la iş yaptığımız doğru ama bu aletleri biz üretmiyoruz. Biz sadece dağıtıcıyız” şeklinde açıklama yaptığını söyleyen Özkök, şu soruları yöneltti:

“Öyleyse patlayan aletler nerede üretildi? O zaman gözler yine Tayvan’a döndü. Ama asıl şu sorunun cevabı bu yazıyı yazdığım saate kadar cevabını bulamadı. Patlayıcılar nerede ve kim tarafından aletlerin üzerine yüklendi? Çünkü asıl öldürücü operasyon buydu. Tayvan’da mı, Budapeşte’de mi… Ve öldürücü şüphe… Acaba Lübnan’da yüklenmiş olma ihtimali de var mı? Beyrut’ta teslimat yapılmadan gümrüklü alanda mı? Veya Hizbullah’a teslim edildikten sonra onun deposunda mı? İlk akla gelen soru: Mossad’ın kurdurduğu bir paravan şirket mi? Tabi bir de şu soru ve şüphe var… BAC paravan bir şirket olabilir mi? Bu durumda da akla şu soru geliyor; Acaba Mossad tarafından kurulmuş bir şirket olabilir mi? Bilmiyoruz….”

‘HİZBULLAH İSTİHBARATI DELİK DEŞİK’

Şüphelerin Macaristan’a yöneldiğini belirten Özkök, şöyle devam etti:

“Bunu anlamak için biraz geriye 13 Mart 2024’e dönelim… O gün Macaristan’ın Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó devlet geleneklerinde beklenmeyen bir Facebook paylaşımı yaptı. Macar Dışişleri Bakanı, İsrail Diaspora Bakanı’na şunu söylediğini açıkladı: ‘Macaristan Hamas terör örgütünün İsrail’e saldırısını en kuvvetli biçimde kınamakta, İsrail’in kendini savunma hakkını desteklemektedir.’ Bu sözler gösteriyor ki, Macaristan Avrupa’da İsrail için elverişli ‘Safe Haven’lardan’ ( Güvenli sığınak) biridir. Patlayan pager’lar olayının Macaristan ayağı ile ilgili bilgiler bunlar.

Geriye şu sorular kalıyor: İsrail, Lübnan’ın en radikal Hizbullah yanlısının oğlunun cebine girecek olan bu pager’larla ilgili ilk istihbaratı nasıl ve kimden aldı? Mossad pager istihbaratını kimden ve nasıl aldı? Bu olayda Mossad için bir değil iki operasyon söz konusu. Bir: Hizbullah’ın pager haberleşme sistemini deşifre etmek ve bunlarla ilgili sipariş verileceğini öğrenmek. İki: Bu siparişin nereye verileceğini belirlemek. Öyle anlaşılıyor ki, MOSSAD’ın bu siparişi çok önceden planlayarak Macaristan’daki bu şirkete büyük bir kurnazlık ve beceriyle yönlendirmiş olma ihtimali var. O zaman sormazlar mı… Hizbullah ta İran gibi istihbarat açısından delik deşik mi? Haniye’nin öldürülmesinde dile getirdiğim şüpheyi burada da tekrarlayacağım. Bu istihbarat çok büyük ihtimalle Hizbullah’ın içinden geldi.

Tabi geriye başka sorular da kaldı. Acaba o gün aynı saatte Gazze’deki tünellerde de patlamalar oldu mu? Muhtemeldir ki, en üst düzeyde olmasa da onun altında bazı Hizbullah ve Hamas yöneticileri ve militanları da pager sistemi ile haberleşiyordu. Şu an için bilemediğimiz bir şey var. Acaba Gazze’deki tünellerde de bazı pager’lar patladı mı? Suriye’de bazı militanların üzerinde patladığına göre, bu ihtimal de mevcut. Tabi bir de şu soru var. Acaba Türkiye’de kaç Hizbullah yanlısının cebinde pager var? Nereden bakarsak bakalım bu operasyon dünya istihbarat tarihine bir “game changer”, yani oyunun kuralını değiştirici olarak girecek.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com