Gazeteci Murat Yetkin: "CHP’nin dış politikada aktif konuma geçmesinde parti içinde sessiz yeniden yapılanmanın payı var. Son zamanlarda bir gizli silahın da özellikle Avrupa’yla ilişkilerde devreye alındığı görülüyor. O da fahri danışman olarak yardımcı olan Şule Bucak..."
Ankara’nın deneyimli gazetecilerinden Murat Yetkin, CHP’nin dış politikasını ve ekibini mercek altına aldığı yazısında, “CHP’nin dış politikada aktif konuma geçmesinde parti içinde -henüz sadece bu alanda görünür olan -sessiz yeniden yapılanmanın payı var. Parlamentoda Dışişleri deneyimiyle Namık Tan Avrupa Konseyinden NATO’ya dış kurumsal diplomasiyi yürütüyor; aynı zamanda Özel’in Erdoğan’la görüşmelerinde tercih ettiği isim. Son zamanlarda bir gizli silahın da özellikle Avrupa’yla ilişkilerde devreye alındığı görülüyor. O da fahri danışman olarak yardımcı olan Şule Bucak; Avrupa solunu isim isim tanıyan deneyimli bir sivil diplomat” ifadelerini kullandı.
CHP’nin dış politika hamlelerinin Türkiye’nin dışarıdaki görünümüne ikinci bir boyut kattığına dikkat çeken Yetkin, “Erdoğan’ın da bunu görüp değerlendirmek istediği anlaşılıyor. Burada akla bir başka konu geliyor, o da Suriye. CHP Özel döneminde de Suriye politikasının hem güvenlik hem sığınmacılar boyutlarıyla Erdoğan ve AK Partiyi suçlamayı sürdürüyor. Ancak bir ince ayar da göze çarpıyor. Özel, gidip Esad ile görüşelim derken “gerekirse” aracı olma ayrıntısıyla aslında bunu da Erdoğan ile diyalog zeminine dahil edebileceği önerisinde bulunuyor” ifadelerini kullandı.
“CHP’nin Suriye konusunda yapabilecekleri varsa, AK Parti iktidarının Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda bunu da en azından araştırıp değerlendirmesi gerekir” diyen Yetkin, Dışişleri Bakanlığının CHP’nin Suriye açıklamalarını, daha keskin görüşteki diğer partilerle eş tutarak, ismen anmasa da “siyasi rant”, “ideolojik bağnazlık” ve “alet olma” gibi suçlaması yapıcı katkı sayılmamalı. Bunun üstüne Elitaş’ın CHP ve Özel’den AK Partinin dış politika “beklentisini” açıklaması da bunu gösteriyor zaten” yorumunu yaptı.
CHP SESSİZCE YENİDEN YAPILANDI
CHP’nin dış politikada aktif konuma geçmesinde parti içinde sessiz yeniden yapılanmanın payı olduğunu belirten Yetkin, şöyle devam etti:
“CHP’nin genel anlamda dış ilişkileri Genel Sekreter Selin Sayek Böke’nin gözetiminde. Zaten Bükreş toplantısının ardından SE ile ilişkilerin onun eşgüdümünde olacağı açıklandı.
Genel Başkan Yardımcısı İlhan Uzgel akademik birikimiyle Genel Merkezde koordinasyonu sağlıyor. Örneğin, CHP adına Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la temas noıktası o.
Parlamentoda Dışişleri deneyimiyle Namık Tan Avrupa Konseyinden NATO’ya dış kurumsal diplomasiyi yürütüyor; aynı zamanda Özel’in Erdoğan’la görüşmelerinde tercih ettiği isim.
Son zamanlarda bir gizli silahın da özellikle Avrupa’yla ilişkilerde devreye alındığı görülüyor. O da fahri danışman olarak yardımcı olan Şule Bucak; Avrupa solunu isim isim tanıyan deneyimli bir sivil diplomat.
Özel’in işi yine de kolay değil. Örneğin, önceki dönemde CHP’nin Azerbaycan ile bozulan ilişkileri tamir etmeye çalışıyor aylardır.
AK Parti ile CHP’nin dış politikada ortak nokta arayışını aynı çizgiye gelmek şeklinde değerlendirmek doğru olmaz. Ama ortak noktalar varsa, bunların keşfedilip işlenmesi, Elitaş’ın vurguladığı üzere hem dış politika hem de ekonomi için Türkiye’nin yararına olacaktır.”
